Farzın yapılmasını,
haramdan sakınılmasını emretmek, farz-ı
kifayedir.
Sual: Müslümanlarda Allah
için sevmek ve Allah için sevmemek kalkarsa, bunların ibadet ve
duaları kabul olmaz mı?
Cevap:
Şir'atül-islâm şerhinde deniyor ki:
“Farzın yapılmasını, haramdan
sakınılmasını emretmek, farz-ı kifayedir. Sünnetin yapılmasını
emretmek, mekruhtan menetmek, sünnettir. Haram işlemekte olan, el
ile değil söz ile menedilir. Yani, kötülüğü, zararı anlatılır.
Haram işlemeye hazırlanan, el ile menedilir. Söz ile, el ile
menederken, fitne, zarar çıkarmaması lazımdır. Nehyin faydalı
olacağını önceden bilmek lazımdır. Zann-ı galib, yani çok zan etmek
de, bilmek demektir.
Hubb-u fillah, buğd-u fillah
olmayınca, yapılan ibadetlerin faydası olmaz. Emr-i ma'ruf özürsüz
terkedilirse, dualar kabul olmaz. Hayır ve bereket kalmaz. Cihadda
ve müşkil işlerde zafer nasip...