Gençlikte, nefsin arzuları,
insanı kapladığı gibi, ilim öğrenilecek, ibadet yapılacak en kârlı
zaman da gençliktir.
Sual: Bazı kimselerin,
gençlere, siz henüz gençsiniz, yaşınız ilerleyince çokça ibadet
edersiniz, şimdi hayatın tadını çıkarın demeleri, dinî açıdan uygun
olur mu?
Cevap: Bu
konuda, İmâm-ı Rabbânî hazretleri genç bir talebesine yazılı olarak
yaptığı nasihatte buyuruyor ki:
“Yavrum! Gençlikte, nefsin
arzuları, insanı kapladığı gibi, ilim öğrenilecek, ibadet yapılacak
en kârlı zaman da gençliktir. Gençlikte, şehvetin, asabiyetin
kapladığı anlarda, İslâmiyetin bir emrini yerine getirmek,
ihtiyarlıkta yapılan aynı ibadetten çok üstün ve kıymetli olur.
Hele başka mâniler de araya katılırsa, bunları dinlemeyip yapılan
ibadetin sevabı o kadar çoktur ki, ancak Allahü teâlâ bilir. Çünkü,
maniler karşısında, ibadeti yapmak güçlüğü, sıkıntısı, o
ibadetlerin, şanını, şerefini göklere çıkarır. Mâni olmayarak,
kolay yapılan ibadetler, aşağıda kalır. Bunun içindir ki,
insanların yüksekleri, meleklerin yükseklerinden daha üstün
olmuştur. Çünkü insan, mâniler arasında ibadet ediyor. Melekler
ise, mâni olmadan emre itaat ediyor. Harp zamanında, askerin
kıymeti artar ve muharebede ufak bir hizmetleri, sulh zamanındaki
büyük gayretlerinden daha kıymetli olur. Gençlik arzuları, Allahü
teâlânın düşmanı olan nefsin ve şeytanın sevdiği şeylerdir.
İslâmiyete uygun şeyler ise, Allahü teâlânın sevdiği şeylerdir.
Allahü teâlânın düşmanlarını sevindirip, bütün nimetleri veren,
hakiki sahibi gadaba getirmek, akıllı ve zeki insanların yapacağı
şey değildir. Allahü teâlâ, hepimize akla uygun hareketler nasip
edip, nefse, şeytana ve zındıkların, yani Müslüman ismini taşıyan
din düşmanlarının sözlerine ve yazılarına aldanmaktan muhafaza
buyursun! Hele dinsizlerin, Müslümanlarla alay edenlerin çoğaldığı,
Müslüman evlatlarını dinden çıkaran propagandaların yayıldığı
zamanda yapılan az bir ibadete, doğru olmak şartı ile, kat kat çok
sevap verilecektir. Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Ey Eshâbım! Siz öyle bir
zamanda geldiniz ki, Allahü teâlânın emirlerinden onda dokuzunu
yapıp, birini yapmazsanız, helak olursunuz, Cehenneme gidersiniz!
Bir zaman gelecek ki, o zamanın müminleri, emirlerin birini
yapabilip, dokuzunu bıraksalar, Cehennemden kurtulurlar. O zamanda
imanı olanlara müjdeler olsun!)”