Çok garip bir ülkeyiz…
Çok garip görüş açılarımız var…
Çok ön yargılıyız…
Çok çabuk dolduruşa geliriz…
Bunu spordan siyasete, iş dünyasından bürokrasiye kadar
görüyoruz…
Bu ülkenin yetişmiş değerlerine karşı bilinçli ve bilinçsiz bir
şekilde ortaya çıkan önyargılarımızı bir türlü yenemeyiz!..
Senaryolara kurban gideriz!..
Bunu neden yazıyorum…
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ABD Başkanı
Donald Trump tarafından kabul edildiği fotoğrafları görünce ne
yalan söyleyeyim hem gururlandım hem de
üzüldüm..
Neden üzülüyorum…
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türk ekonomisinin teslim
edildiği “YERLİ VE MİLLİ” bir isim olarak Berat Albayrak’ın,
tarihin en büyük ekonomik saldırısı altında ortaya koyduğu
performansın hakkının verilmemesine…
Fırtınalı denizlerde gemisini sağ salim limana demirleyen kaptan
misali en kritik süreçler içinden başarı ile geçmesi takdir
edilmesi gerekirken, “Cumhurbaşkanının damadı”denilerek başarı
öyküsünün yaratılan algı operasyonları ile göz ardı edilmesine…
Dur durak bilmeyen çalışkanlığı ile Ankara’da koltuğunda oturup
ekonomik gelişmeleri takip eden ve sadece talimat veren bir bakan
olmadığını göstermesine…
Defalarca yurt dışına gidip ülkesinin ticari hacmini yükseltmek
için çalmadık kapı bırakmayıp çıtayı yükseltmesi, yabancı
yatırımcıları Türkiye’ye yatırım yapmaları noktasında ikna etmesine
rağmen….
Hala birilerinin milletin üzerinde algı operasyonu yaparak
“Berat Albayrak ne yapıyor”demesine üzülüyor ve tepkimi
koyuyorum…
Bilin ki bu bir oyundur…
Türkiye tarihinin en karanlık dönemlerinden biri olan 2001
krizinin en bilindik isimlerinden biri kimdi?
Kemal Derviş
Hatırladınız mı?
O dönem IMF tarafından yapılan baskı ile Ekonomiden
Sorumlu Devlet Bakanlığına getirildi…
Ne oldu?
2001'de dönemin başbakanı olan Bülent Ecevit'in Kemal Derviş
için ne dedi;
"En büyük pişmanlıklarımdan birisidir. O şeytani hesaplar
içerisindeydi!"
Çünkü uluslararası güçler tarafından Türkiye ekonomisini tasfiye
göreviyle koltuğa “Büyük kurtarıcı” olarak
getirilmişti!
Türkiye yaşadı gördü!..
Berat Albayrak göreve getirildiği an dış dünyanın tepkisi
nedendi acaba?
Bugün Berat Albayrak’a “Damat” denerek karşı güvensizlik
zinciri halkası oluşturmak isteyenlerin derdi Albayrak’ın
Kemal Derviş gibi İMF’ ye, ABD’ye, Uluslararası trollere göbekten
bağlı değil asla kullanılamayacak yerli ve milli bir isim
olmasıdır…
Diyeceğim şu ki Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak üzerinden
“Ekonomi, Cumhurbaşkanının damadına mı teslim
edilir”şeklinde yaratılan bazı algı operasyonları, Türk
ekonomisini istedikleri kulvara sokmayı başaramayan dış ve iç
işbirlikçilerin bilinçli ve kasıtlı bir oyunundan başka bir şey
değildir…
“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” sözü misali kim ne derse desin Berat Albayrak’ın Türk ekonomisinin rayına oturması için verdiği büyük mücadeleyi hiç kimse göz ardı edemez…
Ülkesinin en kritik ekonomik sürecinde Hazine ve Maliye
Bakanlığı görevine gelen ve bugüne kadar ortaya koyduğu reform
paketleri ile ne ABD’ye, ne İngiltere’ye, ne Batı’ya hiçbir göbek
bağı olmadan oturduğu koltuğun hakkını veren bir Bakan gerçeğidir
Berat Albayrak…
Belki ülkenin İstanbul'daki seçimlere kilitlendiği yoğun
gündemi arasında fazlaca yer bulmadı ama başkanlığında
gidildiği ABD’deki ziyareti bunun belgesidir...
Türk ekonomisinin özellikle son 6 aylık performansının ABD’de
dahi ciddi şekilde takdir görmesi, bizim ülkemizde Albayrak
üzerinden algı yaratmak isteyenlere ders oldu açıkçası…
Şöyle bir düşünün...