Yeni Kalkınma Planı açıklandı, ayrıntılarına bakmadım henüz, ama
Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın açıklamalarından anlıyoruz ki, ana
vurgu “yerli ve milli üretim”e..
Siyasette bölünme aracı olan yerli ve milli partiler vb. ekonomiye
indirgendi ya, Cumhurbaşkanı yine köprülerden, otoyollardan, deniz
altı tünellerden, üçüncü devasa havaalanından bahsetti ve
muhalefete yüklendi; sizin ne hayaliniz var, hiç olmadı ki...
İlginç başka bir şey daha söyledi: Kendi projeleriniz yoksa
başkalarının projesinin aleti olursunuz...
Şimdi sırayla, önce sonuncusu.. Ki ben özellikle Suriye ve Ortadoğu
yazılarımda kaç kez vurguladım, ekranlarda sürekli dile getirdim:
Ortadoğu’da emperyalist bir parçala, etnisite ve mezhepleri
kışkırt, birbirine düşür, öldürt, yönet politikasını istemiyor
musunuz?..
O halde bölgenin 4-5 ülkesi mutlaka bir araya gelecek, bölgeyi
büyük bir kalkınma, barış ve ortak savunma bölgesi ilan edecek.
Bu büyük insan, büyük politika, büyük meydan okumadır. Yapanlar
ilelebet kahraman olur.
Fakat RTE’den böyle bir işaret hiç yok. Son
eğilim, Tillerson ile 3 saati aşkın görüşmeden
sonra, biraz ABD’ye yanaşmak oldu. Bu yanaşmanın önüne bir
“temkinli” lafını ekleyerek. Böyle bir birliktelik olsa olsa sadece
Suriye’nin bölünmesi üzerine olur... Kılıçdaroğlu: Lütfen
sahaya
Kılıçdaroğlu da ilk kez bu bağlamda konuştu: Niye
4 ülke, İran, Irak, Suriye ve Türkiye liderleri bir araya gelip
ortak barış ve savunmada anlaşmıyor? Temel politika bu olmalı, CHP
korkusuzca bu söylemini biçimlendirip daha sık gündeme
getirmeli..
Dahası, bizzat CHP lider...