MHP, AKP’nin tüm icraatından sorumludur.. CHP
İstanbul ve Ankara gibi, iktidarın prestiji ve para kaynakları
açısından önemli iki büyük kentte belediye başkanı adaylarını
belirlemedi. Gerçi İzmir de var.
Birbirine, henüz yankısı şiddetle kulaklarda olan hadi herkes kendi
yoluna diyen Bahçeli ve AKP, bir TV tartışmasında
dediğimi gerçekleştirdiler ve yeniden bir araya geldiler: İkisi
birbirine mecbur. AKP, MHP olmadan İstanbul ve Ankara’yı alamaz,
MHP’nin de AKP desteği olmadan herhangi bir büyük şehri kazanması
zor. Kaçınılmaz ve zorunlu olarak bir araya geleceklerdi.
Bu ittifakın her iki taraf için de arzulanan sonucu üretmesi mümkün
mü, göreceğiz. Türkiye’nin, geleceği açısından bu iki kentin
muhalefetin eline geçmesine şiddetle ihtiyacı var.
Batırılmış bir ekonomi, şirketler, emekliler, maaşlılar ve üstüne
üstlük sosyal ve ahlaki olarak da diplere doğru giden toplum. Ayda
300’e yakın öldürülen kadın, birbirine zerre güvenmeyen
kalabalıklar yığını; yasa, anayasa tanımadığını sık dile getiren
bir tek adam rejimi; her seçimde toplumu birbirine karşı düşman
belleten bir yönetim tarzı; ahlak ve dürüstlüğün ortadan
kaybolduğu, çıkarların tamamen iktidarın kanatları altına sokulduğu
ve yaşama siyasi ipoteğin konduğu bir rejim dörtnal.
Türkiye’yi bitiriyor bu düzen.
Ve bu düzenin ve yönetimin ortağı, ayakta tutucusu olan MHP de tüm
bunlardan sorumsuz olduğunu düşünüyorsa yanılıyor. MHP’li seçmen
giderek bu durumun daha çok farkına varacak. Muhalefet bu rejimin
ayakta tutulmasına ortak olmayacağız diye mesajlar vermeli (İYİ
Parti!). Seçimlere iki yaklaşım biçimi
Dönelim CHP’ye. Ankara ve İstanbul sancılı. CHP’de iki görüş var
dedik: CHP’li adaylar mı mı...