Dünyada başkanlık sistemlerini okuyorum. Doluya koyuyorum
olmuyor boşa koyuyorum dolmuyor, bize yerli ve milli diye
yutturulan ancak basitinden Latin Amerika başkanlık sistemlerinin
en ucubesini, en diktatörlüğe elverişlisini, en demokrasi karşıtını
nasıl bulup buluşturdular ve bu ülkeye giydirmeye çalışıyorlar,
hayret bir şey diyorum, ama şaşmıyorum...
Üstelik her maddesini tepeden tırnağa yanlış, adeta demokrasinin
şahı bu ülkeye geliyor yalanıyla reklamını yapıyorlar ya, pes ki
pes...
Bu anayasa değişikliği ancak diktatör yaratır, kimsenin şüphesi
olmasın.
İster RTE olsun ister bir başkası,
mesela Kılıçdaroğlu... Bu yetkilerle
demokratik davranması asla mümkün değil. İlhan
Kesici ne demişti: Oylanacak bu öneri evliyaları
azdırır! Demokratik insanları bile baştan çıkarır, ulan elime bu
fırsat geçti dedirtir, sözde ülkenin yararına gibi davrandırır, ama
ülkenin ve tüm insanların ve tüm kurumların canına okutur!
15 yıl başımızda bir adam düşünün
Ama ilk başkan adayı olarak, bu anayasa taslağını tamamen kendine
biçen ve 3 dönem, tam 15 yıl daha bu ülkenin başında durma düşleri
kuran Cumhurbaşkanı, düşünce yapısı, yasa ve anayasalara uymaması
ile; eline silah almamış, ateş etmemiş, bir terör örgütü üyeliği
sıfır gazetecileri henüz yargılama bile başlamadan, iddianameleri
bile hazırlanmadan terör örgütü üyeliğiyle durmadan suçlamaları
ile, daha baştan daha derin problemler yaratacağı konusunda bu
ülkenin yarısından fazlası hemfikir..
Hem de kendisini daha düne kadar diktatör heveslisi olarak
suçlayan Bahçeli’nin kendisine yolu
açmasıyla: Özgür
Mumcu yazdı: “Erdoğan kendi kişisel kariyer
hedefleri tek adam olmak, diktatörlüğe kaymak için taşıdığı
makamın imkânlarını edep ve hayâya sığmayacak ölçüde
ucuzlatmıştır.” Bu sözler üzerine kitap yazılacaktır yarın.
Kimlerin tarihine?
Laf çok, biz işe bakalım, dönelim Latin Amerika’ya...
Şili de başkanlık ama Türkiye’ye beş
basar
Birileri ekranlarda ötüyor: “Tüm başkanlık sistemlerinin
diktatör ve geri kalmış ülkeler olduğu doğru değil...
Bakın mesela Şili... Başkan ne güzel ülkenin tüm
standartlarını yükseltmiş, Şili önde gelen ülkeler
arasında...”