Kanal D Ankara temsilcisi Ercan Gürses’in CNNTürk’te hazırladığı
“Türkiye’nin Gündemi” progamında 15 gün önce Avrupa Birliği ile
ilişkileri konuştuk. Abdülkadir Selvi, o programda Avrupa ile
soğuyan ilişkilerin ısınma eğilimine girdiğine dikkat çekti.
Selvi, daha sonra Avrupa’daki beklentilere gönderme yaparak,
“sembolik tutuklamalar” konusunda Türkiye'nin yeni adımlar
atmasının önemine işaret etti. “Osman Kavala, Enis Berberoğlu ve
bazı belediye başkanları” şeklinde formüle ettiği isimlerin
tutukluluklarının sona ermesinin bir adım olacağını vurguladı.
Nitekim, önceki gün gazete manşetlerine de yansıdığı gibi, dört
kritik bakan (Adalet, İçişleri, Dışişleri, Maliye), AB ile
ilişkilerin geliştirilmesi konusunda bir toplantı yaptı.
Hazırlıklarını kamuoyu ile paylaştılar.
Dört bakan
Başından beri AB ile ilişkilerin bozulmasının Türkiye'nin genel
durumuna olumsuz etkiler yaptığını söyleyen biriyim. AB ile
ilişkilerin iyi gittiği yıllarda, insan hakları karnesi de,
finansal göstergeler de, uluslararası ilişkiler de daha olumlu bir
seyir içindeydi.
AB ile ilişkilerin bozulması mı bu sonuçlara neden oldu? Yoksa
siyasi, ekonomik bozulma mı AB ile ilişikleri olumsuz yönde
etkiledi? İkisi de düşünülebilir.
Dört bakanın yeni bir “atak” için bir araya gelmesini önemsiyorum.
AB bağlamında çaba gösterilmesi, ülkemizin hayrınadır.
Kolay mı?
Çevremdeki bir çok insan, “AB işi yattı, yeniden düzelmesi ise
oldukça zor” yorumunu yapıyor. Bu ruh halini anlaşılır bulmakla
birlikte, yararlı bulmuyorum. Ben şöyle bakıyorum: Eğer Türkiye’de
AB ile ilişkileri iyileştirme isteği oluşmuşsa, bu olumludur.
Gümrük Birliği anlaşmasını yenilemek için yapılacak müzakerelerin
bile AB kriterlerine takıldığını görüyoruz. AB’...