Öyle az buz bir artış da değil;
Amerika’da Sibirya kurdu satışı 8 katına çıktı!
Hatırlarsınız, “101 Dalmaçyalı”dan sonra petshop’lar, evler ve ne
yazık ki sonrasında sokaklar Dalmaçyalı dolmuştu.
Aynı durum “Lassie” dizisi nedeniyle Collie cinsi köpeklerde de
yaşanmıştı.
Şimdi ise Sibirya kurtları bu talihsiz neden-sonuç ilişkisini
yaşıyor.
“Game of Thrones” izleyip, petshop ya da üretim çiftliklerine
Sibirya kurdu almaya koşanlar, bir süre sonra bu hayvanlara
bakamayacaklarını anlayıp onları sokağa bırakacaklar.
“Game of Thrones”un yıldızı, Tyrion Lannister rolündeki Peter
Dinklage geçenlerde dizinin hayranlarına bu konuyla ilgili bir
çağrıda bulundu.
PETA ile işbirliği yapan Dinklage, “Game of Thrones” izleyicilerine
Sibirya kurtlarını satın almayı durdurma çağrısında bulundu.
Oynadığı diziden kaynaklanan olumsuzluğa karşı başlatılmış bir
kampanyaya destek veren oyuncuyu tebrik etmek lazım.
Game of Thrones’a sınırlama
Ortamlarda bir “Game of Thrones”dur gidiyor.
Herkes bir sonraki bölümde neler olacağını merak etmekte.
Bu aralar en tehlikelisi ise internette, sağda solda bir sonraki
bölümde neler olacağıyla ilgili bilgi (spoiler) sızdırılması ve
bunun sizin önünüze düşmesi.
İşte o anda tüm heyecan bitiyor.
İnternetten, sosyal medyadan kaçış yok,
peki spoiler’lardan kaçış olabilir mi?
Evet bu mümkün, en azından tehlikeyi azaltabilirsiniz.
Twitter’da, ayarlar bölümünden sessize almak istediğiniz kelimeler
bölümüne bilgi almak istemediğiniz kelimeyi yazmanız yeterli.
Twitter, bunlarla ilgili tüm tweet’leri sizden gizliyor.
YouTube’da ise yorumları gizlemek için No Youtube Comments’i
devreye sokabilirsiniz.
Chrome ve Safari’de Shut Up öneriliyor.
Firefox alternatifi ise Procon Latte Content Filter.
Google Chrome’a özel Unspoiler en faydalı uzantılardan.
Facebook’ta spoiler’lardan kaçmak isteyenler ise Social Fixer’ı
kullanabilir.
Gazete ve köşe yazılarında spoiler görmek istemeyenlere ise
tavsiyem, bu konuda duyarlı köşe yazarlarını tercih etmeleri.
Spoiler’sız bir hayat diliyorum.
Erkek civcivler kurtuldu
Kanatlı Et Üreticileri Merkez Birliği, bazı işletmelerin kâr
edemedikleri için civciv üretimini durdurduğunu açıkladı.
Üzüldüm mü?
Hayır.
Sevindim tabii.
Çünkü aslında bu işletmeler birer işkence merkezi.
Buralarda dişi civcivler et ve yumurtaları için yaşatılırken (tabii
ki kötü koşullarda, üst üste), erkek civcivler daha minnacıkken
doğrama makinelerinde öldürülüyor.
Öldürme yöntemleri arasında canlı canlı öğütme, yakma, gazla
zehirleme, ezme, poşetlerde nefessiz bırakma yer alıyor.
Ve bunlar yasal üstelik!
Erkekler bu yöntemlerle elendikten sonra da dişi hayvanların
bedenleri esir alınıyor, doğadan ve doğasından uzak koşullarda
sömürülmeye devam ediyor.
Kim bilir, işletmelerin kâr edememesi belki de yukarıdan gelen bir
“Durun, sömürmeyin artık!” işaretidir.