Fenerbahçe, 90 dakikayı çok iyi oynadı.
Aynı Beşiktaş derbisindeki ilk yarı gibi coşkulu oyun ve agresif
bir presle rakibinin kurgusunu bozdu. İlk yarıda ani, süratli ve
dikey çıkışlarla çok önemli 3 pozisyon buldular. Ayew'in kaçırdığı
pozisyonu atmak daha kolaydı. 3 gollük topu başarıyla önleyen
Mert'in de hakkını yemeyelim. Fenerbahçe, bütün maç boyunca topu
rakibe bırakıp alan daraltıyordu.
İkinci ve birinci bölgede kaptığı toplarla da ani çıkışları
deniyordu. Bu taktik tuttu. Maçın başından son 15 dakikaya kadar
Fenerbahçe'nin 7-8 tane gol girişimi var. Bir de buna ilaveten
uzatmanın son saniyesinde çok önemli bir pozisyonu var. Ama
disiplinli taktiksel olarak doğru futbol galibiyete yetmedi.
Tüm takım görevini yaptı. Ben en çok Eljif ve Skrtel'i
beğendim.
Şimdi gelelim VAR rezaletine...
Çok kötü futbol sergileyen Başakşehir, ilk organize atakla girdiği
pozisyonda 'Atamayana atarlar' misali golü attı.
Ofsayt verildi ama yakından uzaktan alakası yoktu. Ama "VAR ile
bağlantı kesildi" denilip bu gol tam tabiri ile güme gitti.
Başakşehir'in genel görüntüsüne baktığımızda ise Adebayor fiziki
tükeniş içerisinde. Visca'da bir rehavet var. Elia da çok kaliteli
kanat forvet ama sürekli sakatlanıyor.
Fizik olarak hazır değil.
Bunları bir tarafa bırakalım...
Abdullah Avcı, uzun zamandan beri 'top sürekli bende kalsın'ı
kendisinde bir tutku yapmış.
Bununla da futbolcuları etkilemiş. Başakşehir, adeta hücumda dikine
futbol oynamayı unutmuş gibi. Avcı, bu konuda bir yeniliğe gitmeli.
Dün gece belki Başakşehir'in golü yendi ama o dakikaya kadar
pozisyonu yok.
Fenerbahçe'nin 90 dakikada 7-8 pozisyonu var. Başakşehir eğer 1
puan aldıysa bunun yaratıcılarından biri, istikrarını kaybetmeyen
Epureanu, diğeri ise kaleci Mert Günok'tur.