“Gözü dışarda olan” gelin adayları ile ilgili birçok “anlamlı
söz” vardır, Anadolu’muzda… Yusuf örneği bunu hatırlatıyor… Geçen
ayın ortaları idi. Trabzonspor’un Divan Kurulu toplantısında
konuşuyordu, Başkan Ahmet Ağaoğlu!.. Diyordu ki;
“Benim kulübümün borcu 160 milyon avro! Monaco ve Lille’e de bunu
söyledim ve ‘Bu parayı verseniz bile Yusuf ile Abdülkadir’i size
satmayacağım’ dedim. Yusuf ve Abdülkadir’i asla sıradan
oyuncularmış gibi satmayacağız. Onlar bu ülkenin en değerli
oyuncuları. Onları satmak, Türk futboluna ve ekonomisine ihanet
olur.”
Bu sözleri TV ekranlarında dinlerken, gülümsedim; “Büyük lokma ye,
büyük lâf etme Başkan” diye mırıldandım; “Spor basının
‘gençleştirme kampanyasında üç büyükler başta bütün kulüplere
Trabzonspor’u ve seni örnek gösterip âdeta ‘Türk futbolunu
kurtaracak kahraman ilan etmelerine’ kapılarak, tutamayacağın
sözler, seni de, yaptığın hamleyi de yaralar. TV kameraları önünde
itidal ve dengeni kaybetmemen gerek!..”
Aradan “bir hafta geçmedi”; Yusuf Yazıcı’nın “Ben Avrupa’da oynamak
istiyorum” haberleri spor sayfalarında yer almaya başladı ve de
“tam bir ay sonra”, acı tablo ortaya çıktı; üç cümlelik bir
“gazete” haberi…
“Trabzonspor’da kalıp kalmayacağı merak konusu olan Yusuf Yazıcı
kararını verdi. Trabzonspor’un sabah antrenmanında Başkan Ahmet
Ağaoğlu ile görüşen Yusuf Yazıcı takımdan ayrılmak için izin
istedi. Daha önce Lille’in teklifini düşünmek için Ahmet
Ağaoğlu’ndan üç gün müsaade isteyen 22 yaşındaki orta saha oyuncusu
dün yaptığı görüşmede ‘Başkan’ım Trabzonspor’u Avrupa’da temsil
etmek istiyorum. Ayrılık benim için çok zor olacak ama hayallerim
var. Trabzonlunun Avrupa’da neler yapabileceğini bütün dünyaya
göstermek istiyorum’ diyerek izin istedi.”
“Trabzonspor’u Avrupa’da temsil etmek ve Trabzonlunun Avrupa’da
neler yapabileceğini bütün dünyaya göstermek” olarak “ambalajlanan”
istek ve de “Onları satmak, Türk futboluna ve ekonomisine ihanet
olur” sözleri kar...