F.Bahçe sahnesinde bir
dram mı, bir melodram mı, yoksa bir komedi mi oynanıyor, siz cevap
verin, değerli okurlarım!..
Benim için tam bir hayal
kırıklığıdır, Ali Koç’un “bugüne kadarlık ‘kısacık’ başkanlık
serüveni” ve de “krizin kırılma anlarında” hep “yanlış ya da hatalı
veya eksik kararlar alarak”, kendini de, yönetimini de, kulübünü
de, kulübün lokomotifi futbol takımını da bugünkü duruma
düşürmüştür; çok yazık!..
Futbol takımının başına “Comollli
/ Cocu ikilisini getirmek” ile başlayan “yanlışlar / hatalar /
eksikler zinciri”, ne yazık ki, “el ele gönderilmemeleri” ile devam
etmiştir. Dahası “Cocu gönderilirken”, yerine “Avrupa’dan genç,
başarıya aç, disiplinli, futbol ile yatıp kalkan” bir teknik adam
getirilmeyerek, Galatasaray’ın “altyapı hocası” Hollandalı Jan Olde
Riekerink ile sadece ve sadece “ucuzluğuna bakarak düştüğü” hatayı
tekrarlamıştır. Cocu’nun yardımcısı Hollandalı Erwin Koeman ile
yola devam edilmiş ve ne yazık ki, Fenerbahçe futbol takımı “15
maçta 14 puan ve ‘eksi 8’ averaj ile puan cetvelinin 17’inci
sırasına düştükten” sonra, bugüne kadar “Hayır, olmaz, olmayacak”
dediği Ersun Yanal ile masaya oturmuştur.
Fenerbahçe futbol takımının
başında artık, “Ali Koç’un değil, sosyal medyanın getirdiği” bir
hoca bulunmaktadır.
Bitmedi; Aziz Yıldırım’ın “Yirmi
yıl, en kötü krizlerde bile teslim olmadığı” tribünlere “teslim
olan” bir başkan vardır, artık Fenerbahçe’nin
başında!..
Ve de o başkan, kendisini,
“Fenerbahçeli futbolcuları Akhisar’dan İstanbul’a otobüs ile
yollayarak”, bizim zamanımızda (Şimdi değil) “yaramazlık yapan
öğrencilerini, kara tahtanın yanında ‘tek ayak durma’ cezasına
çarptıran ilkokul öğretmenleri” durumuna düşürmüştür. Fenerbahçe
sahnesinde bir dram mı, bir melodram mı, yoksa bir komedi mi
oynanıyor, siz cevap verin, değerli okurlarım!..
Aslında, “benim bilmek istediğim,
görmek istediğim, olmasını beklediğim” Ali Koç Başkan, “onların
büyük çoğunluğu ile sezon sonuna kadar devam etme zorunda olduğu
hâlde”, öfkesini dizginleyemeyerek verdiği bu acı ceza ile
futbolcularını bütün dünya önünde küçük düşüreceğine, “Yapamadım,
yapacaklara yolu açıyorum” diyerek istifa eder, evine
dönerdi.
Ve de, “Cumhurbaşkanlığı
Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “sonradan sildiği” o çok ağır tweeti”
de sosyal medyada “bomba gibi” patlamazdı!..
Ali Koç olayı göstermiştir ki;
Fenerbahçe’nin başkanlık koltuğu, “tıpkı Galatasaray’ın başkanlık
koltuğu gibi” “deneme sınama yolu ile ve de “yanlışlar / hatalar /
yapıla yapıla acemilik döneminin aşılacağı bir makam”
değildir.
Ali Koç, ne yazık ki, bu
denemeyi, Galatasaray’ın hem de ne acılar yaşayarak yaptığını göre
göre” Fenerbahçe’ye taşımıştır ve bunun bedeli, “Devam arkadaşlar”
olamaz!..
Temenni ediyorum ki, “ben
yanılayım” ve Ali Koç, Fenerbahçe’yi düzlüğe
çıkarsın!..