Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi’ndeki 4 maçtan sadece “4 puan”
çıkarabildik. Beşiktaş’ın “son dakika golü gelmese” iki puanda
kalacaktık!..
Şampiyonlar Ligi’nde takımımız kalmadı. Avrupa Ligi’nde “devamı”
Fenerbahçe garantiledi, Beşiktaş şansını son haftaya taşıdı!..
“Millî” seviyede “Uluslar Ligi’nde küme düştük”, FIFA yani dünya
sıralamasında “40’ıncılığa düşmeye”“ bir basamak kaldı!..
Ve de takımlarımızın Avrupa kupalarına “doğrudan katılma ve sayı”
haklarının dibe vurmasına da ramak kaldı!..
Acı, hem de “çok acı” tablo ortada, soruyorum; Ülke futbolunun,
millî ve kulüp takımlarıyla beraber “bu duruma düşmesinin”, dahası
tam bir başıboşluk içinde “kulüplerimizin borç batağına
yuvarlanmalarının” ve sonunda UEFA’nın “Mali Fair Play’inin
pençesinde” kıvranmaya başlamalarının “asıl ve baş” sorumlusu
kimdir?..
Ali Dürüst’ün “Güvenim tamdır” dediği Yıldırım Demirören başta
“kendisinin de içinde ve yarım başında olduğu” Futbol Federasyonu
değil mi?..
Kaç yıldır görevdeler, “Laf olsun, torba dolsun” cinsinden
kararlarla, göz boyamaktan, “gününü gün etmekten” öteye ne
yapmıştır bu Federasyon?..
Çok açık ki, “yöneticileri”, Türkiye Futbol Federasyonu’nu “ülke
içinde” kulüplerin ve kulüp yöneticilerinin “Kum torbası” hâline
getirmişlerdir!..
“Kum torbasını istedikleri zaman, istedikleri kadar yumruklayan”
kulüp yöneticilerine verilen cezalar “komiktir” ve “protokol
tribününe sokmamaktan” öteye “neyi yasaklamaktadır?”
Bu ülke futbolu, “yılın neredeyse yarısını, Federasyon’un verdiği
ceza ile geçiren” başkanlar gördü, şimdi de görmeye başladı; bu
cezalar neyi değiştirdi, neyi değiştirebiliyor?..
Tablo buyken Federasyon ne yapıyor; “Kulüpler Kanunu için” kılını
kıpırdatmıyor, “kendi” talimatlarında bile “bu komediyi nispeten
ortadan kaldıracak değişiklikler yapmayı” düşünmüyor!.
İşte “17 kulüp” zehir zemberek ve “Federasyonu alenen tehdit eden”
bir bildiri yayınladı, “Kulüpler Birliği” imzalı!..
...