Taaa, Kulüpler Birliğinin “imza şaibeli” bildirisi ile
başlamıştı; “Hakemler Galatasaray” kumpas algısının “yaygın ve
yerleşik” hâle getirilmesi senaryosunun sahneye konulması.
Spor medyasının sayfa ve ekranlarında da işlene işlene, “diğer
karşılaşmalardaki ağır hakem hataları” göz göre göre “iş olsun
torba dolsun” misali gösterilip geçiştirilirken “Galatasaray’ın
maçlarında Galatasaray’ın lehine yapılan hatalar”, hatta “en
küçükleri bile pireyi deve yapacak kadar büyütülüp” tartışıla
tartışıla, “Hakemler Galatasaray’ı şampiyon yapacak” algısı ülkenin
dört bir yanına yayılmıştı.
İşte bunun “ilk sonucu” da Türkiye Kupası’nda alınmış,
Akhisarsporlu futbolcular sahaya “Bu hakem de kupayı Galatasaray’a
kazandıracak” peşin fikri ile çıkmışlar, sonunda “sportif olarak
çıldırmışlardı!..”
Suat Arslanboğa, bu sezonun “en başarılı” hakemlerindendi. MHK’lar
“böyle hakemleri” sezon sonunda “onore maçları vererek”
ödüllendirirlerdi. Bu defa da öyle yapıldı.
Ve Arslanboğa, maçı “biri hariç, her hakemin yapabileceği normal ve
sonuca etki etmeyen hatalar” ile tamamladı.
O bir hata da, “son derece çirkin hareketler yapan” kaleci Fatih’e
“doğrudan kırmızı kartını çıkarmaması” idi! O kaleci, “kırmızı
kartı bir değil, bin defa hak etmişti” ve “hakeme itiraz ede ede”
takımını 10 kişi bırakarak “Kupayı Galatasaray’a ikram eden”
Lopez’den sonra, Akhisarsporluları “seremoniye sırt döndürecek”
gerilimin başsorumlusu olmuştu.
Sevgili Ömer Faruk’un yazdığı gibi, “Akhisarspor, bu hakemlerle
geçen yıl Türkiye Kupası’nı almamış, bu sezonun başında Süper
Kupa’yı hem de Galatasaray’a karşı kazanmamış, dahası gene bu sezon
Kupa Finali’ne kadar gelmemiş miydi?..”
Dahası, Arslonboğa “başarılı bir sezona imza atıp, daha ileriler
için önünü açmışken”, kupa finalini “Galatasaray’a kazandırmak için
sarı-kırmızılıları kollayacak ve maçın sonucunu etkileyecek hatalar
yapacak kadar” aptal mıydı?..
Akhisarsporlu futbolcuların “Arslanboğa’yı âdeta Akhisa...