“Bu seneyi kaybettik ama önümüzdeki sene için transfer yapmak
zorundayız. Gözümüzü karartacağız gerekirse... FFP çerçevesinde
bizim harcayabileceğimiz 11,9 milyon avro bütçemiz var. Biz
ağzımızla kuş tutsak da FFP kurallarına riayet edemeyeceğiz, bu
sezon 60 milyon avro kâr elde etmemiz lazım, bu da mümkün değil.
UEFA ile 31 Ocak’ta görüşmemiz var. FFP, Türk kulüpleri özelinde
başarılı olamadı. Gözümüzü karartmak ne demek? Zaten FFP’yi
karşılayamıyoruz. Belki de önümüzdeki yıl Avrupa’ya gitmektense
şampiyon olacağımız kadroyu kuracağız.”
Sözü uzatmamayım; bana göre, “bu sözler tam bir intihar
teşebbüsünü” ifade ediyor.
Zatıaliniz, “bunun için mi” göreve talip, olup geldiniz?..
“Onca borcunuz” var; buna çare, “yeniden” ve onca borcu eklemek
mi?
Peki, “onca borca, onca borç da ekleyerek” ne yapacaksınız; hem de
“Avrupa’ya gitmeden?..” Nasıl ödenecek “onca borç”; tribün geliri
ile mi, yoksa mağazalarda satacağınız formalarla mı?..
“Avrupa’da yok olan” bir takıma kim “sponsor” olur; hangi “yıldız
futbolcu” gelir, gelen de “Üçe gelecekse beş istemeyecek mi?..”
Peki, Avrupa’yı feda ettiniz, “Türkiye’de şampiyonluğu” nasıl
garanti edeceksiniz?
İşte, “o kadrosu ise” Beşiktaş’ın hâli ortada! Son yılların
şampiyonu. Sonuç; Beşiktaş’ın bugün geldiği durak ne ifade ediyor,
size?..
Dahası, daha da kötü; “Avrupa’da bir yılı feda ederiz” diyorsunuz;
sakın ola ki; “Bir yıldan fazla olmasın?..”
“Biz Mali Fair Play’inizi takmıyoruz, bunca borcun üstüne onca
borcu da ekleyip Türkiye’de şampiyon olmak istiyoruz” dediğinizde,
UEFA “Avrupa kupalarına bir yıllık ara ile yetinecek” mi,
sanıyorsunuz?..
Ya “acemi” değil, “çok acemi imişsiniz”, ya da “Başkanlığı
kaldıramadınız” Fenerbahçe yolculuğunuzda.
Sonu meçhul “Avrupa’ya gitmemek” çözümü yerine, çok daha iyi bir
çözüm var; “İstifayı düşünseniz?..” F.Bahçelilerde tepki
yok!..
Sevgili Adnan Polat, Alp Yalman başkanlığındaki Galatasaray...