Birkaç hafta önce "Antik hocalar"
yazısını yazdığımda, epey sert eleştirilerle beraber "olumlu" epey
dönüş de gelmişti, mail kutuma…
"Antik" kelimesinin sözlüklerdeki karşılığı şöyle; "İlk çağların
büyük uygarlıklarıyla ilgili olan…"
Bu "anlam", nasıl da "çok parlak" geçmişlerine karşılık,
"yaşadığımız çağın futbolundan ne kadar uzak kaldıklarını göstermek
için yarışan" hocalarımızı hatırlatıyor!..
Galatasaray'ın 2-0'dan 2-2 berabere kaldığı Kasımpaşa maçı ile 2-0
galipken 2- 2 berabere kaldığımız Karadağ millî maçını seyredin art
arda, "ne demek istediğimi" dakika dakika göreceksiniz… Sahaya
çıkardıkları takımla, o takıma oynattıkları futbolla, maça
müdahalelerde "neler yaptıkları" ile ne kadar da benzeşiyorlar
Fatih Terim ile Şenol Güneş…
Altay-Fenerbahçe maçını seyretmedim, sevgili kardeşim Hıncal
Uluç'un yazdığına göre, Mustafa Denizli Hoca'm da "Fatih Hoca'ma
özenmiş"; şaşırmadım.
"Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer" sözünü sık sık
hatırlamaya başladık, görülüyor ki, "hatırlamaya" devam da
edeceğiz, 'antik hocalarımız' sayesinde!..
Epözdemir'e bir...