Türkiye’de gündemi takip eden gazeteci olmak baş döndürücü. Kulislerde birbiriyle ilgili-ilgisiz çok konu var. Yanlış yasama nedeniyle yeniden getirilen Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın yetkilerinden tutun da Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yalnız bırakıldığı iddialarına kadar. Bu arada AKP’de açılım süreciyle ilgili yasal çalışmaları olgunlaştırmak üzere ‘komisyondan’ bağımsız bir özel ekip kurulması tartışılıyor.
EMRET MÜSTEŞARIM!
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin eksik ve yanlış yönlerini tamir etme zorunluluğu aradan 8 yıl geçmesine rağmen halen sürüyor. Geçen hafta Adalet Bakanlığı’na ihdas edilen ‘Müsteşarlık’ makamı bunlardan biri.
Adalet Bakanlığı’nın yapısı yeni sisteme göre kurgulanırken, Anayasa’da unutulan bir ifade bakanlıkta yeniden müsteşarlığın kurulmasına neden oldu. HSK’da bakanlığı müsteşarın temsil etmesi gerekiyor ama o makam yok. İktidarın ara yol bulma çabaları, Anayasa Mahkemesi’ne takılınca mecbur kalındı.
Buraya kadar ‘kötü yasama, kötü yönetim’ olarak yorumlanabilecek bu durum, bakanlıkta sıkıntıya neden oldu. Şimdiki tartışma, bakan yardımcılarından biri mi bu makama atanacak, yoksa Cumhurbaşkanı dışardan bir müsteşar mı atayacak? Bu müsteşar sadece HSK toplantılarına mı katılacak, başka hangi yetkileri olacak?
Bakanlığın ikinci adamının yetkileri diğer bakan yardımcılarından farklı ve fazla mı olacak? Şimdi bakanlık bürokrasisi bunu konuşuyor. Bu zorunlu yasal düzenlemenin bakanlıkta yaratacağı birçok arızadan söz ediliyor. Bu müsteşarın diğer bakanlıklardaki muhatabı kimler olacak? Tam bir Aziz Nesin’lik durum var ortada…