Despotluğuyla nam salan Kuzey Kore diktatörü Kim
Jong-Un, bir yıl önce ülkesinin saat dilimini değiştirdi.
Ülkenin Seul’la paylaştığı ortak GMT saat diliminden çıkarak “yarım
saatlik” ilave farkla kendine özgü bir “Pyongyang zamanı” icat
etti.
Pyongyang’ın kararı siyasiydi.
Kuzey Koreli yetkililer değişikliği, o ana dek geçerli olan zaman
kuşağını vaktinde kendilerine empoze etmiş olan “Japon
emperyalizmine başkaldırı” diye tanıttılar.
Pyongyang’ı, siyasi-ekonomik müttefiği Çin dışında, bölgedeki tüm
ülkelerden ayırarak soyutlayan bu zaman dilimi değişikliği, Kore
Yarımadası’nın Japon işgalinden kurtuluşunun 70. yıldönümüne denk
getirildi. Bir taşla iki kuş…
Kuzey Kore’nin gerçekte meramı bir yanda siyasi sponsoru Çin’le
safları sıklaştırmak olurken, Batı’ya yakın Güney Kore ile de
mesafeyi açmaktı… Kuzey Kore’nin dikta rejimi altındaki
izolasyonizmini büsbütün derinleştiren bu yeni saat dilimi tercihi,
siyasi nedenlerle yapılan saat dilimi farklılıklarına son
örneklerden sadece biri.
Bir diğeri 2014’te Rus işgaliyle Ukrayna’dan koparılan Kırım’da
saatlerin Moskova ile eşleştirilerek 2 saat ileriye alınması oldu.
Ve Kırım’ın Ukrayna ile arasında “2 saatlik” bir delik açıldı.
Neden siyasi-ideolojik
2000’lerdeki başka bir yakın örnek Venezüella’nın ABD karşıtı eski
devlet başkanıHugo Chavez’in tetiklediği “saat
dilimi farkı” olmuştu. Venezüella saatini yarım saat ileri
taşıyarak “Washington’ın emperyalist zaman diliminden çıkaran”
Chavez’in ekonomik kayıplara mal olan bu hamlesi sonra
ardılı Nicolas Maduro tarafından geri
alındı.