MADRİD- “Siz düzgün, dürüst biri değilsiniz!”
“Siz aşağılık bir zavallısınız!”
Türkiye’de ana muhalefet lideri ve iktidarın başı arasında, genel
seçim kampanyasında böyle bir tartışma tahayyül edebiliyor
musunuz?
İspanya’da, muhafazakâr iktidar partisi lideri Mariano Rajoy ile
ana muhalefet konumundaki sosyalistlerin 43 yaşındaki lideri Pedro
Sanchez, hafta başındaki liderler tartışmasında böyle atıştı ve
TV’de bu sözlerle karşı karşıya geldiler.
Biz tabii unuttuk...
Ama demokratik ülkelerde seçim kampanyası, TV’lerin öncelikle
iktidar tekeline bırakılmaması demek oluyor.
İspanya’da da sonuçta bu oldu. Pazartesi gecesi ülkenin beklediği
liderler karşılaşmasında, ana muhalefet lideri Sanchez; iktidardaki
Halk Partisi (PP) lideri Başbakan Mariano Rajoy’a; partisinin
yolsuzluk skandallarını hatırlatarak, “Siz çoktan istifa
etmeliydiniz” diyerek ekledi: “Etmediniz. Başbakanlık görevinizi
sürdürmeye devam etmenizin demokrasimize maliyeti çok büyük.
Başbakan olan insanın dürüst ve düzgün olması gerekir. Siz
değilsiniz!”
İspanyolca karşılığı aşağı yukarı bizdeki “şerefsiz”e tekabül eden
Sanchez’in bu sözlerinin ardından taş kesilen İspanya Başbakanı;
sesini yükseltmese de, karşılığında “İsterseniz beni yargıya
götürürsünüz. Ama onuruma laf söyleyemezsiniz. Siz alçak ve küçük
bir zavallısınız!” dedi.
Yolsuzluk kurumsallaştı
20 Aralık seçimine günler kala tansiyonun bu derece yükselmesine
yol açan neden, geri plandaki yolsuzluk dosyaları.
Son 4 yıla damga vuran ve kampanyayı şekillendiren başlıca konu,
ekonomik kriz ve işsizlikle beraber yolsuzluklar oluyor...
Halk Partisi’nin işbaşına geldiği 2011’den bu yana Rajoy’a kayıt
dışı fonlar aktardığı iddia edilen “iktidar partisinin kasası” Luis
Barcenas skandalı başta olmak üzere, eski PP hükümetlerinde
başbakan yardımcılığı ve ekonomi bakanlığı yapan Rodrigo Rato’nun
kara para aklama skandalı türü skandallar zinciri, Rajoy iktidarına
damga vurdu ve bunların yolsuzluk yılları olarak tarihe geçmesine
yol açtı.
Sistemleşen yolsuzluklar o kadar ayukka çıktı ki, krala dek uzandı.
Sonunda “dokunulmaz olduğu varsayılan” Kral Juan Carlos tahtını,
tacını oğlu Felipe’ye devretmek zorunda kaldı. Kralın bile kamuoyu
baskısıyla gitmek zorunda kaldığı bir yerde hükümet başkanının
koltuğunda oturmayı sürdürmesi, “sırıttı”...
Ana muhalefet lideri Sanchez şimdi başbakanın yüzüne bu pişkinliği
vuruyor. Ve “özür dilemesi” için yapılan çağrıları, “Ben başbakanın
yüzüne, milyonlarca İspanyolun düşündüğünü söyledim” diyerek geri
çevirip ekliyor: “İspanya’da bugün gereksinim duyduğumuz şey,
dürüstlük ve temizliğin hükümet ve kurumlarda yeniden
tesisidir!”