İnsan kırılgandır. Zor sever, kolay kırılır. İçten davranılmayı
sever. Peygamberler dini anlatırken ilk etapta zayıf halkayı
yanlarında hissetmişlerdi. Sonra bu halka, her kesimi içine aldı.
İlk halka zayıflardı, mazlumlardı. Zira zayıf halkanın kalbi
kırıktır. Kucaklanmayı sever. Kendisine saygı duyulmasını ister.
Bundan daha doğal bir şey olabilir mi?
Hz. Enes (RA) diyor ki: "Hz.
Peygamber, Medine'de gezinirken bir dadı
(veya köle kadın) gelip elinden tutar, O'nu
dilediği yere götürürdü. O da reddetmez, istediği
şeyi yapardı. Elini çekmezdi." (Buhari,
Edep, Nesai).
Hz. Peygamber'in bir dadıya karşı bu kadar toleranslı olması
Medine'de büyük karşılık buluyordu. Zira Medine...