İki büyük medya ve ticaret şirketlerinin sahipleri iki zengin ailenin, oğulları ile kızları evleniyordu. Düğün vardı. Damat ve gelin, şatafat, zenginlik, varlık, güç, kibir bakışları altında nikah masasına doğru yürüdüler. Nikah ve düğün İstanbul’un en lüks oteli Çırağan Sarayı’nda yapılıyordu. Cumhurbaşkanı da nikah şahidiydi ve korumaları eşliğinde Çırağan Sarayı’na gelmişti.
★★★
Yollar kilitlenmişti.
Cumhurbaşkanı konvoyu ve düğüne davetli misafirlerin özel arabaları
akşam trafiği ile buluşunca Beşiktaş’tan Ortaköy’e trafik durmuştu.
İş dönüşü evlerine ulaşmak için belediye otobüslerine binmiş
olanlar, duran otobüslerden inip yürüyorlardı.
Ve homurdanıyorlardı.
İçlerinden biri avukat olan Sertuğ
Sürenoğlu, homurdananların sözcüsü oldu, yüksek sesle
Cumhurbaşkanı korumalarına “yolu böyle tıkamaya
hakkınız yok…” türünden bağırdı.
“Alın bunu…” yapıldı.