İngiliz ve Amerikan emperyalizminin fabrikasyon ürünüdür:
Ortadoğu’da aynı vatandaşlık çatısı altına yaşayan insanları böl;
ulusalcı ve İslamcı diye, Alevi ve Sünni diye, Müslüman ve
Hristiyan diye ikiye ayır.
Birbirine vuruştur.
Ve yönet.
Lafı şuraya getireceğim.
Bölme devam ediyor.
Andımız okuruz diyenler.
İstiklal Marşı esastır diyenler.
Kim ki, Andımız ile İstiklal Marşımız arasına fark koyuyorsa onlar
bilerek ya da bilmeyerek İngiliz ve Amerikan emperyalizminin dümen
suyundadır.
★★★
2 araştırma gemimiz vardı.
2 gemi daha aldık.
Dört gemimiz, dört koldan 1982 yılında yayınlanan Birleşmiş
Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin ilgili maddesi uyarınca
Türkiye’nin kıta sahanlığı içinde yer alan denizlerde çalışmaya
başlayacaktı.
Derin deniz gözlemi.
Biyolojik araştırma.
Dip kaya örneği toplama.
Ve sondaj vurma.
İsrail, Mısır, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan’ın
arkalarına ABD petrol şirketlerini alarak Akdeniz’de yaptığı
“petrol ve doğalgaz arama” görevini bizim bu yeni
satın alıp dörtlediğimiz gemiler yapacaktı. Nihayet, Enerji Bakanı
açıkladı, gemiler denize çıktılar.
Çıktılar da…
Durum karanlık, bulanık!
Ne Andımız’a uygun!
Ne İstiklal Marşımız’a!
Fatih sondaj gemisi Antalya’nın 60 mil açığında
bulunan “Alanya 1 kuyusunda” araştırma
yapıyor. Jeoloji Profesörü Doğan Perinçek,
“Burası bu geminin alınma amacına uygun olmayan bir bölge…
Akdeniz’de petrol ve gaz olan yerlerden bazıları bizim Münhasır
Ekonomik Bölgemizin ( yani BM sözleşmesinin hak tanıdığı kıta
sahanlığımızın) güney kısmının içinde… Bizim hakkımız
olan denizin bu bölgesinde araştırma yapmamız gerekir. Alanya 1
kuyusu alanında araştırma yapmak garip… Yanlıştan dönülmeli…” diye
uyarı yaptı. Ankara Milletvekili Gamze
Taşcıer (CHP) de Meclis’de “Sondaj neden Rumların el
koyduğu sularda değil…” diye sordu.