Ak Parti ve MHP nihayet anayasa değişiklik paketi konusunda el sıkıştılar ve paketi Meclis’e sundular. Haftalardır üzerinde konuşuluyordu ve önemli oranda netleşmişti gerçi ama son haline bakarak şunları söyleyebiliriz:
1) Cumhurbaşkanı ve partisi: Böyle bir pakete gidilmesinin
ardındaki temel motivasyon buydu, yani halkın seçtiği ama partisiz
olması gereken bir cumhurbaşkanlığı absürtlüğünü gidermek. Tabii
gönül isterdi ki bu vesileyle tam anlamıyla bir başkanlık sistemine
geçebilelim ama matematik ortada. Öte yandan, başbakanın olmadığı,
bakanları cumhurbaşkanının atadığı sistem zaten daha çok başkanlık
sistemine yakın. Yüzde 60 başkanlık sistemine geçiliyor
diyebiliriz.
2) Cumhurbaşkanına kararname yetkisi: En çok tartışılan
başlıklardan biriydi. Birkaç hafta önce bu maddeyi açan bir yazı
yazmıştım. O yazıda da anlattığım gibi Cumhurbaşkanı yalnızca
yürütmenin alanına giren konularda ve şayet kanuni bir boşluk varsa
KHK çıkarabilecek. Eğer Meclis çalışıp o boşluğu dolduran bir kanun
çıkarırsa KHK hükümsüz olacak.
3) Karşılıklı fesih yetkisi: Bu madde de çok tartışma çıkardı.
Cumhurbaşkanı ve Meclis karşılıklı olarak birbirini feshedebilecek.
Böyle bir durumda ikisi de seçime gitmek zorunda kalacak.
4) 600 milletvekili ve yedek milletvekilliği: Meclis genişliyor ve
bakanlar Meclis’ten seçildiği takdirde vekillikleri düşeceği için
ve olası vefat durumları göz önüne alınarak yedek vekillik
getiriliyor.
5) Seçilme yaşı 18’e düşüyor: Meclis’in gençleşmesi, siyasetin
gençlere açılması son derece olumlu.
6) Askeri yargı kalkıyor: Askeri vesayetin son kalelerinden olan
askeri yargının kalkması çok önemli bir adım.
7) HSYK: Mevcut seçim sistemini değiştirme söz konusu olmazsa bu
madde ciddi tartışmalara yol açacaktır.
Seçim kanunu değişecek mi?
Yapılan değişikliklerin demokratik bir düzeni tesis edebilmesi
için seçim kanununda değişikliğe gidilmesi gerekiyor. Mevcut sistem
lidere bağlı, gücünü halktan değil liderden alan milletvekilleri
yaratıyor. Dar ya da daraltılmış bölge ve 2 turlu seçim sistemi ise
milletvekilinin muhakkak bir tabana dayanmasını gerektireceğinden
parti hiyerarşisinden kurtaracaktır.
Ak Parti seçim kanununda değişiklik istiyor. Zaten bu isteğini daha
önce muhalefetin önüne getirmiş ancak karşılık bulamamıştı.
Duyduğum kadarıyla, MHP hala buna soğuk bakıyor. Kendi vekil
sayısının düşebileceğini düşünüp seçim sisteminin aynen devamından
yana. Halbuki kuvvetler ayrılığını tesis etmek istiyorsanız bu
değişikliği yapmak şart...