ABD’nin enleminden boylamından, bitki örtüsünden, yüzölçümünden
kısacası coğrafi özelliklerinden bahsetmeyeceğim.
Dünyayı perde arkasından yöneten Yahudi tahakkümünü konu alan,
medeniyetleri sömürü, gasp ve yağma üzerine kurulu; bilimleri,
sanatları, felsefeleri, tarihleri, sanayileri, ekonomileri hep bu
çarkın dişlileri gibi hareket eden. Bunu yaparken de hiç bir dini,
ahlaki, vicdani, siyasi, insani bir bariyerleri ve sınırları
olmayan İsrail ve Amerikan emperyalizminden bahsedeceğim.
70 milyon Kızılderilileri yok eden, kara derilileri köleleştiren,
sarı ırkı sömüren, bu kanlı mirası tüketerek bu günlere gelen ve bu
güce ulaşan Amerika’dan da öte bir Amerika olduğunu bilmemiz
gerekiyor.
1850 yılında Amerika’da yaşayan Yahudilerin 17 bin civarında
olduğu, günümüzde ise nüfusun 6 milyonu bulduğu ve ülkenin en
önemli birimlerinde yuvalandığı çöreklendiği Amerikan müesses
nizamının bildiği ama dillendirmeye cesaret edemediği bir gerçek.
Özellikle iş dünyasının tek hakimi olan, Amerikan markası olarak
bildiğimiz bir çok ürünün gerçek sahibi Yahudi işadamlarıdır.
Yahudilerin bir diğer özelliği birbirine tutkun olmaları ve her
konuda birbirlerine destek olmalarıdır. Lobi faaliyetleri,
örgütlenme sistemleri,tink-tank kuruluşlarına hakimiyetleri her
zaman en öncelikli tercihleridir.
Amerika’da Siyonist odaklar özellikle bilim adamlarını, medya
patronlarını, sivil toplum kuruluşlarını elinde tutmasını, finans
gücüne ve faizci bankacılık sistemine hakim olmaları ABD’de ve
küresel ölçekte bir güç olmalarını sağlamıştır.
Ayrıca yeri gelmişken; elma ile armudun birbirine karıştırıldığı
gibi Yahudi ve Musevi kavramlarını da ma...