Mustafa Balbay Cumhuriyet Gazetesi

Menderes’ler asılmasaydı Deniz’ler asılmazdı!

Türkiye’nin çok partili yaşama geçişi dünyada eşine az rastlanır süreçlerden biridir.Atatürk’ün ölümünün ardından Cumhurbaşkanlığı koltuğuna...

06 Mayıs 2015 | 263 okunma

Türkiye’nin çok partili yaşama geçişi dünyada eşine az rastlanır süreçlerden biridir.Atatürk’ün ölümünün ardından Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan İsmet İnönü’nün bu ülkeye yaptığı en önemli hizmetlerin başında gelmektedir. 
14 Mayıs 1950’de yapılan çok partili genel seçimde Demokrat Parti, (DP) CHP’den yönetimi devralmış ve 10 yıllık çok dalgalı, artılarla eksilerle dolu bir süreç başlamıştır. 
1950’de koltuğu devreden İnönü, gazetecilerin, “Bu yenilgiyi nasıl yorumluyorsunuz”sorusuna, “Türkiye çok partili yaşama geçti. Bu devir teslim, benim zaferimdir”karşılığını vermişti. Celal Bayar ve Adnan Menderes’in damgasını vurduğu bu dönemde DP, milli iradeyi çok ileri yorumlamış ve kendinde her şeyi yapma hakkı görmüştür. Öyle ki Meclis’te milletvekillerinden oluşan Tahkikat Komisyonu’na yargılama-tutuklama yetkisi bile vermiştir. 
Bu dönemin sona ermesiyle birlikte en acı nokta, Menderes, Zorlu ve Polatkan’ın idamıyla konmuştur. 
Yaşamın bir kuralı vardır; ölüm her şeyi eşitler siyasette ise bir anlamda her şeyi sıfırlar. Menderes’lerin idamı DP döneminin sağlıklı irdelenmemesi sonucunu doğurmuştu.

***

Bu üç idam 10 yıl sonra üç idam daha getirmiştir... 
Devletin planlayarak adam öldürmesi diye özetlenebilecek idam, 12 Mart 1971 rejimiyle üç gencimizi dünyadan koparmıştır. 
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamına karar veren mahkeme tıpkı Menderes’lerinki gibi özel olarak kurulmuştur. 
12 Mart rejimi bütün öğrenci hareketlerini o günün moda suçlamasıyla “Anayasayıortadan kaldırmak” olarak yorumlamıştır. Deniz’ler de böyle bir yargılama sonucunda idam edilmişti. Onları önce İstanbul 1 No’lu Sıkıyönetim Mahkemesi’nin yargılayıp, idam kararı vermesine karar verilmişti. Bu mahkeme heyeti böyle bir yargılama yapamayacağını ifade edince, Ankara’da, hâkim olmayan Ali Elverdibaşkanlığında ayrı bir mahkeme kurulmuştu. 
İdamın infaz edilmesi için Meclis’te onaylanması gerekiyordu. Olağanüstü bir hızla öne alınan idam oylaması öncesinde şu sesler yankılanmıştı: 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Güven end-eksi! 02 Mayıs 2024 | 137 Okunma Emek en cüce değerdir! 01 Mayıs 2024 | 87 Okunma İYİ Parti’ye bir Dervişoğlu! 30 Nisan 2024 | 464 Okunma Şahsıma mektuplar (16) B-anayasa! 27 Nisan 2024 | 71 Okunma ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024 | 744 Okunma