O kadar imam-hatip okulu açmışlardı, ilahiyat fakülteleri
açmışlardı ama mezunları öğretmen olmak istemiyordu. Ne
imam-hatiplere, ne düz liselere öğretmen olmak istiyorlardı.
Tabii oralarda yaşanan aksaklıkları yazan yok, pek duyulmuyor, ama
neyse ki Cumhurbaşkanı söyledi de öğrendik: birçok imam-hatip
okulunda kuran dersleri boş geçiyor, hatta din ve ahlak kültürü
derslerine öğretmen bulunamıyormuş. Neden acaba?
Belki soruyu başka türlü sorsak daha kolay cevap bulabiliriz.
İmam-hatipliler, ilahiyatçılar neden öğretmen olmak istesin ki?
Acaba onlar da kendilerini öğretmenlikte dirsek çürütmek yerine
devlet kurumlarında, kâğıt üzerinde bağımsız kurullarda, kamu
şirketlerinin, hatta artık büyük özel şirketlerin de yönetim
kurullarında, yönetici koltuklarında görmek istedikleri için
olabilir mi?