Bütün iş nereden baktığınıza bağlı…
Gaziantep’te 54 kişinin öldürüldüğü ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan
tarafından IŞİD’in yaptığı açıklanan bombalı saldırıdan söz
ediyorum.
Öldürülenlerden 29’u çocuk ve daha da trajik olanı, canlı bomba
olarak kullanılan da bir çocuk; Erdoğan “12-14 yaşlarında” diye
tahminleri aktardı. Bu geçen yıl BM destekli bir raporda, IŞİD’in
daha çok da zekâ engelli çocukları canlı bomba yapma stratejisine
uygun. Bombanın türü ve irtibatları, 10 Ekim 2015’te Ankara’da 103
kişinin öldürüldüğü katliamla bağlarını ortaya koyuyor.
Mesela şöyle de bakabilirsiniz: ABD Başkan yardımcısı Joe Biden’ın
24 Ağustos’ta Türkiye’ye geleceğinin 12 Ağustos’ta açıklanmasından
10 gün sonra yapıldı saldırı. Ya da aynı 12 Ağustos günü PYD/PKK
ağırlıkta, ABD desteğinde Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG)
Münbiç’i IŞİD elinden almalarından…
ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin o koridoru açık bırakmasıyla
IŞİD’çilerin kuzeye, Türkiye sınırına doğru kaçtılar ve Karkamış’ın
tam karşısındaki Cerablus’a üslendiler. Cerablus, Türkiye sınırında
IŞİD’in elinde kalan son önemli yerleşim birimi.
Belki de bu yüzden Gaziantep bombası ardından bazı yorumcular
IŞİD’in korkunç eylemi hem Türkiye’ni üzerlerine gelmekten
caydırmayı, hem de (hedef alınan ailenin Kürt kökenli olmasına
bakarak) PKK/PYD’den Münbiç intikamı almayı amaçladığını öne
sürdü.
Bu yorumları doğru varsayarsak, ilki tam ters tepti. Dışişleri
Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dün IŞİD’in Türkiye sınırından temizlenmesi
için her türlü desteğin verileceğini söyledi.
Bu açıklama tam da basında “Cerablus’a operasyon” haberlerinin
yayıldığı bir sırada yapıldı. Buna göre sayıları binleri bulan
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanı Cerablus’u IŞİD’in elinden almak
hedefiyle Suriye’ye geçecek, Türkiye de topçu ve hava birlikleriyle
onlara destek olacaktı. Özellikle hava desteği için hem ABD, hem de
Rusya’ya bilgi verilmişti.