Futbolun ne kadar içinde olursak olalım sezon başında
Şampiyonlar Ligi kuraları çekildiğinde ne Beşiktaş'ın tek bir
mağlubiyet almadan gruptan lider çıkabileceğini ne de Bayern
Münih'e karşı ikinci maçta Mustafa Pektemek'in 11'de sahaya
çıkabileceğini tahmin edebilirdik. Avrupa'da bu sezon Mart ayında
futbol heyecanı yaşatan Beşiktaş başkanından yönetimine, Şenol
Güneş'ten futbolculara ve Vodafone Park'taki 4 maçta da hiçbir
taşkınlık yapmadan (ceza tehlikesi vardı) Beşiktaş'ı destekleyen
taraftarlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Bizlere 'baharım
sensin' dedirtti.
Bayern Münih turu elbetteki ilk maçta geçmişti. Dün sahaya çıkan
Beşiktaş kadrosunu görünce aklıma lise yılları geldi.
Hepimizin başına gelmiştir. Lise son sınıfta sınavlar biter, okulun
son haftasında herkes üniversite sınavı heyecanına kendini kaptırır
ve devamsızlık yapar. Buna disiplinsizlik demezdi hocalarımız. Dün
de sınavları Münih'teki maçla kapatan Beşiktaş için, üniversite
sınavı heyecanı Başakşehir maçıydı.
Şampiyonluk yolundaki keskin virajı düşünen Şenol Güneş, Fabri,
Negredo, Talisca, Babel ve Atiba'yı yanında oturttu ve sondaki
üçlüyü 60'dan sonra oyuna alarak adeta ter idmanı yaptırdı.
Almanların meşhur oyun disiplinli ve profesyonelliklerini dün bir
kez daha gördük. 5-0 biten maçın ardından ilk yarıda sanki ilk maç
0-0 bitmiş gibi oynadılar. 2-0 öne geçtikten sonra da tempolarını
düşürdüler ki onların da kendi lig maçlarını düşünmeleri
normaldi.
Beşiktaş geçen sezon Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkamadığında
"Yazık oldu" demiştik. Bu sezon üstüne koyup Mart ayını gören Şenol
Güneş ve öğrencileri, Türk futbolunun sancağını taşıdılar
Avrupa'da. Kartal'ın kasasına Devler Ligi'nden çok önemli bir para
girdi, sponsorlar bu vitrin sayesinde Beşiktaş ile anlaşma
imzaladılar. Kartal şimdi ligde yüksekten uçmaya çalışacak.
Beşiktaş artık lige döndü... Avrupa'nın bir numaralı kupasında
gelecek sezon kendisi gibi yer almak isteyen 3 rakibi var...
...