Muhsin Kızılkaya Habertürk Gazetesi

Aşiyan, şiir, ölüm, erguvan!

Mehdi Eker'e Ankara’da yaşayan şiir müptelası bir dostum var... Yazılmış ne kadar sıkı şiir varsa, hepsi hafızasında, ezber biliyor hepsini.

28 Nisan 2019 | 403 okunma

 Şiir sevgisinin yanına bir de erguvan aşkını koymuş. Süheyl Ünver’den mülhem, o da der ki, “Erguvana şiir söylenmez, çünkü erguvanın kendisi şiir. Gör ve duy, kafi.”
O yüzden bu mevsimde, yani erguvan zamanı denilen bu zamanlarda, ne yapar eder “görüp duymak için” mutlaka gelir İstanbul’a.
“Bu hafta son… Önümüzdeki hafta bitiyorlar. Çiçeklerini dökecek, yapraklanacak ağaçları... Hadi gidip görelim onları” dedi, kalktık gittik Orhan Veli’nin “oturup bir türkü tutturduğu”Rumelihisarı’na.

*

Ahmet Hamdi Tanpınar “Beş Şehir”de, “Gülden sonra bayramı yapılacak çiçek varsa o da erguvandır,” der.
Bizans döneminde Konstantinopolis’in resmi rengiymiş erguvan. Fetihten sonra bütün bir Osmanlıdönemi boyunca, kadri hep bilinmiş, korunmuş, saltanatından hiçbir şey eksilmemiş. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Cemaziyelevvelini bilmek! 28 Mayıs 2023 | 802 Okunma Nuri Sesigüzel'in türkü söylediği yıllardı! 24 Mayıs 2023 | 577 Okunma Çehov ile Yakup Kadri ne yapmak istedi? 21 Mayıs 2023 | 828 Okunma Yaşadığım yere bahar yeni geldi! 17 Mayıs 2023 | 599 Okunma "Akıl Defteri"ne düşen hatıralar 14 Mayıs 2023 | 352 Okunma