Suriye’de kalıcı ateşkesin sağlanması için yapılması planlanan
Cenevre görüşmelerine PYD katılacak mı katılmayacak mı? PYD lideri
Salih Müslim “davet aldık, katılacağız” dedi. Rusya da bölgedeki en
büyük Kürt grubu olarak PYD’nin mutlaka katılmasını istiyor.
Türkiye ise Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu’nun yaptığı
açıklamaya göre “PYD katılırsa toplantıyı boykot edecek.”
Dün de söyledik, masada PYD ya doğrudan ya dolaylı olarak mutlaka
olacak. Türkiye’nin restini kimse dinlemeyecek.
Türkiye, PYD’yi bir terör örgütü olarak görüyor. Başbakan Davutoğlu
net konuşuyor: “PYD, PKK’nın uzantısıdır. Onları meşru ortakolarak
görenler, bölgenin gerçekliğinde yaşamıyorlar. Hiç kimse bizi, bu
insanların barış istediğine ikna edemez.”
Ama ne hikmetse aynı başbakan bir terör örgütü olarak
vasıflandırdığı PYD’nin lideri Salih Müslim’i defalarca Ankara’ya
çağırdı, kırmızı halılarla karşıladı, görüşmeler yaptı.
Salih Müslim diyor ki; “Beni Ankara’ya çağırıyorlar, devlet
yetkilileriyle evlerinde görüşüyorum, ben ayrıldıktan sonra
arkamdan “bunlar terörist” diyorlar.
E sormazlar mı Ankara’nın bu “stratejik derinlik sahibi
adamlarına:“Ne konuştunuz bu terör örgütü lideri ile?!”
Oysa Erbil’den Şanlıurfa’ya havayolu ile gelen silahlı Barzani
peşmergelerinin MİT’in sağladığı güvenlik kordonu altında Suruç’tan
Kobani’ye geçişlerinin üzerinden daha iki yıl bile geçmedi. Silahlı
peşmergeler Türkiye koridorunu kullanarak başbakanın terörist
dediği PYD güçlerine destek için yola çıkmıştı.
Bu 152 kişilik silahlı peşmergeye parası bizim cebimizden çıkan acı
lahmacunlar ikram ettiğimiz gerçeği de acı acı hatırımızda
hala.
Havaalanından al, araçlara koy, koruma tahsis et, lahmacun ikram
et, Mürşitpınar sınır kapısından PYD’nin elindeki Kobani’ye uğurla,
sonra da “Onları meşru ortakolarak görenler, bölgenin gerçekliğinde
yaşamıyorlar” diye kendi kendine konuş.
Kim inanır sana?
En başta onları meşru olarak gören sizsiniz.
Başbakan, bölgenin gerçekliğinin hangi noktada olduğunu maalesef
okuyamıyor.
Türkiye yöneticilerinin Şam’daki Emevi Camii’nde namaz kılma hayali
burnumuzun dibindeki coğrafyayı uluslararası savaş arenasına
çevirdi.
16 Ocak’ta bir Rus askeri heyeti Nusaybin’in hemen karşısında
bulunan ve PYD’nin kontrolünde olan Kamışlı’yı ziyaret etti.
Muhtemelen burada Rus askeri varlığının konuşlanması gündeme geldi.
Bu durumda Rusya, güney sınırımızdan “askeri komşumuz” olacak.
Dün Yaşar Yakış gündeme getirdi:
“Kamışlı havaalanının 100 kilometre kadar doğusundaki Rmeilan
Havaalanı’na da Amerikan askerlerinin yerleştikleri yolunda
haberler medyaya yansıdı. Bu haberler ABD yetkililerince yalanlandı
ama askeri anlamda bir konuşlanma olmasa dahi, ABD askerlerinin o
havaalanında çeşitli faaliyetler sürdürmekte oldukları da dolaylı
olarak kabul edildi. Her iki haber de doğru çıkarsa, ABD ve
Rusya'nın Suriye topraklarında 100 km mesafede birer havaalanına
yerleşmeleri şimdiye kadar emsali görülmemiş bir ilk uygulama
olacaktır.”