Mevlana İdris Karar Gazetesi

Unutmak

Unutmak beynin bir faaliyeti mi yoksa ihmal suretiyle icrâ ettiği başka türlü bir eylem biçimi mi? Zehir mi yoksa şifa mı unutmak? Unuttuklarımız mı daha çok, hatırladıklarımız...

24 Ağustos 2019 | 46 okunma

Unutmak beynin bir faaliyeti mi yoksa ihmal suretiyle icrâ ettiği başka türlü bir eylem biçimi mi? Zehir mi yoksa şifa mı unutmak? Unuttuklarımız mı daha çok, hatırladıklarımız mı? Düşündüğümüz ya da yaşadığımız her dakikayı yazıp/seslendirip kayıt altına alsak unutmayı yok edebilir miyiz? Oldukça şüpheli. Her şeyden önce buna bir ömür ayırmak icab ediyor. Ve ayrıca o deftere veya ses kaydına bakmayı unutmamanın garantisi yok. Hatta her şeyi! kayıt altına alanların bile yıllar sonra ‘vay canına, bunları ben mi yazmışım/yaşamışım’ diye şaşkınlık külahlarını çıkarıp yere vurmaları sıklıkla görülen bilinen vak’alardan. Psikanalistler çok kafa yordu unutma kavramına. Siyasîler de öyle. Unutmaya yapışık bir şey daha var: Unutamamak! Nerden baktığınıza bağlı olarak ikisi de birer acıya ya da sevince dönüşebilir. Hem çok çabuk unutabildiğimizi, hem de hiç unutmadığımızı gösteren sayısız örnek var hepimizin hayatında. Hafıza-i beşerin neyle ma’lûl olduğu ise sır değil. Kamusal hafızamızla şahsî hafızamız bazan içiçe geçer, bazan hiç kesişmeyen yollarda gezintiye çıkarlar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir kalp durdu 02 Nisan 2020 | 96 Okunma İçerisi/dışarısı 28 Mart 2020 | 744 Okunma Bir çocuktan birkaç post çıkarmak 22 Şubat 2020 | 351 Okunma Okulda havlayan bir Fındık 20 Şubat 2020 | 210 Okunma Şifreler deşifreler 18 Şubat 2020 | 197 Okunma