Geçtiğimiz ay Greenpeace, tavuk endüstrisinin çevreye ve sağlığa olan olumsuz etkilerini ortaya koymak için Yutmayiz.org sitesini açtı. Ancak, iki hafta sonra büyük şirketlerden biri mahkeme kararıyla siteye erişimi engelletti. Birkaç saat içinde Greenpeace, Yutmayiz2.org adlı yeni siteyi devreye sokarak kampanyaya kaldığı yerden devam etti.
Gıda şirketleri, sağlık ve çevre konularında tüketicilere karşı
sorumludur. Bilimsel veriler ile raporlardan yola çıkarak
eleştirenleri susturmaları kabul edilemez. Kaldı ki, birilerini
susturarak kimse haklılığını ispat edemez.
‘Yutmayız’ kampanyası, tavuk şirketlerinden hızlı büyümeleri
amacıyla tavuklarda antibiyotik kullanımının derhal bırakılmasını,
GDO’dan vazgeçilmesini ve üretim zincirinde ilaç ile kimyasal
gübrelerden uzaklaşılmasını talep ediyor. Çiftçi haklarının
gözetilmesi, tavukların tür çeşitliliği ile hayvan haklarının
korunması, dışkıyı ekolojik döngüde tutarak çevre ve su
kaynaklarının kirletilmemesi de talepler arasında yer alıyor.
Küresel çapta ekolojik konularda bilinç geliştikçe uluslararası
tüketim davranışları da bu yönde ilerliyor, tüketiciler artık
fabrikasyon ürün değil, çevreye ve sağlığa duyarlı gıdalar talep
ediyorlar. Hayvancılık ve tavukçuluk sektörünün bu yeni eğilime
ayak uydurabildiği söylenemez.
20 yıl gibi kısa bir sürede Türkiye’de kişi başına tüketilen tavuk
eti miktarı neredeyse 3 katına çıkarken, bitkisel protein ağırlıklı
geleneksel damak zevkimize uygun beslenme alışkanlıkları
kayboluyor. Sanki tavuk eti protein ihtiyacımızı karşılamanın tek
yoluymuş gibi bir algı oluşturuluyor. Sektör sürekli yeterince
tavuk eti tüketmediğimizi iddia ederken, istatistikler Türkiye’de
kişi başı tavuk eti tüketiminin dünya ortalamasının 1.5 katı
olduğunu gösteriyor.