İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda kurulan masada
buluşan Ukrayna ve Rusya heyetleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın
salona girişini ayakta alkışladılar.
Gurur verici görüntüler, bölgeye kilitlenmiş dünya
gündemine tarihi kareler olarak girdi.
Zira barış görüşmeleri yapılan savaşta taraflar iki
devlet değil, iki blok.
Biri Ukrayna piyonunu sahaya süren Batı...
Diğeri ise tek kutuplu dünyaya bitti diyen ve piyonun
üstüne vezirle yüklenen Putin'in liderliğine
oynadığı Doğu.
Ve Türkiye bu masanın, tüm taraflarca saygı duyulan, hakkı teslim
edilen hakemi.
Cumhurbaşkanı bu rol için çırpınan Fransa'nın,
İngiltere'nin, Almanya'nın tüm hamlelerini
boşa çıkarmayı başardı.
Çünkü enerjisinin büyüğünü, her ülkenin bir pay kapmaya kalkıştığı
ve tutanın elinde kaldığı yeni dünya düzeninde dış
politikaya ayırıyor.
Dolayısıyla Erdoğan'ın asıl rakipleri bunlar.
ABD'nin Başkanı, Fransa'nın Cumhurbaşkanı, Almanya'nın Şansölyesi,
İngiltere'nin Başbakanı...
Türkiye'nin tuttuğunu gördüğümüz denge
politikasını yerden yere vuran... Alternatif olarak
da "İktidar, Batı'nın Rusya'ya uyguladığı tüm
ambargoları eksiksiz uygulamalı, Batı'yı
kızdırmamalı" diyen muhalefetin öngörüsüz aktörleri
değil.
Muhtemelen iktidarda olsalardı, bugün dünya krizinin taraflarını
evinde ağırlayan Türkiye, sağa sola bakan komşumuz
Yunanistan'ın pozisyonunda falan olurdu.
DOKTOR BU NE?
Herkes Kim Milyoner Olmak İster yarışmasına katılan bir
tıp öğrencisinin Türkiye'nin başkentini iki
jokerle "anımsamasını" konuşuyor.
İşin kötüsü, joker olarak başvurulan salondaki seyircilerin
de ancak yüzde 40'ı doğru cevabı vermişler.