Dün CIA'nın yeni atanan direktörü Mark Pompeo Türkiye'ye geldi.
Ankara'da bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Görüyorsunuzdur, muhalefet ziyaret duyulur duyulmaz Pompeo'yu
dövmeye başladı bile.
Sanki bölgenin, ülkelerinin aşağılanmasına çok duyarlılarmış gibi,
yeni direktöre "oryantalist" diyorlar.
Ama motivasyonları ne olursa olsun bu kez haklı gibiler, kim olsa
döver!
Çünkü sicili Obama döneminde daha da bozulan CIA'nın yeni
direktörünün Türkiye hakkındaki görüşlerinin bir Sözcü yazarından
hallice olduğunu duyuyoruz.
Örneğin, NATO üyesi, AB adayı Türkiye ile İran'ın birbirinden farkı
yokmuş ona göre. Yani bu eski asker için de "İşte bunların hepsi
İslam'mış, Ortadoğu'ymuş!"
Gerçi bu arkadaşlara güven olmaz. Adamın twitlerini çarpıtmışlardır
hatta montaj yapmış olabilirler. Pompeo da, bu görüşlerini ifade
ettiği bir iki twitini sildi hatta o hesabı yok etti.
Ama zaten kaç yazar ki!
Zira kendisini Türkiye'ye gönderen Trump bu ayrımları çok iyi
yapabiliyor.
Zaten geçtiğimiz gün Erdoğan'la bir telefon görüşmesi yapan ve hem
Cumhurbaşkanına hem Türkiye'ye övgüler düzen Trump da kendisini en
çok bu nedenle Ankara'ya gönderdi.
Göreve gelir gelmez, Suriye'de ve bölgede kirli işlere soyunan
Obama'nın partneri İran'a vize sınırlaması getiren Trump ABD'nin
yeni müttefiklik ilişkilerini dizayn ediyor.
Yeni Başkan, bu planlamada da Türkiye'nin önemini çok iyi
görüyor.