YARGITAY Başkanı, Beştepe Sarayı'nda yapılacak adli yıl açılış törenine katılmayacaklarını açıklayan Barolar Birliği ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu anlayamıyormuş.
Bunun için bir bildiri yayınlamış, şöyle diyor:
“Kapasitesi sınırlı ve güvenlik açısından sıkıntılı olabileceği
anlaşılan bir otelin toplantı salonu yerine sahibi devlet ve millet
olan bir kongre salonunda bu toplantının yapılacak olmasının nasıl
yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını zedeleyeceğini anlamakta
zorluk çekmekteyiz.”
Başkan’ın anlayabilmesine yardımcı olmak için ta en başından
başlamak istiyorum:
Biliyorum Başkan Bey, hukuk fakültesinde okurken Magna Carta adı
verilen bir belgenin varlığından haberdar olmuştur.
Magna Carta ile İngiltere Kralı, bazı yetkilerinden feragat etti.
Kanunlara uygun davranacağına söz verdi, hukukun üstünlüğünü kabul
etti.
O yıllarda İngiltere kralları Windsor Sarayı’nda yaşarlardı.
Gittim, gördüm, şahane bir yer.
Ama Magna Carta,
Windsor yakınlarında, Runnymede isimli bir bölgede, çayır çimenlik
bir alanda, bir ağacın gölgesine kurulmuş tentenin altında Kral
tarafından imzalanarak ilan edildi.
Orayı da gördüm, Thames kıyısında bir çayırlık alan, şimdi o ağaç
yok ama bir heykel var, bir de dere kenarında üstsüz güneşlenen
kızlar.
Hayır, Kral John cimri biri değildi, Kraliçe de herkes saraya
ayakkabısıyla girecek, ortalık pislenecek diye telaşlanmamıştı.
Bu töreni pekâlâ sarayda yapabilirler, imzadan sonra kaz ciğeriyle
doldurulmuş sülün kızartma ile şarap da ikram edebilirlerdi.