MURSİ'nin, Mısır'da idama mahkûm edilmesinden beri bir kefen edebiyatıdır gidiyor.
Kefenlerini giymişler de bu yola çıkmışlar, göğüslerini siper
ederlermiş filan.
Kimsenin kefen filan giydiği de yok, giyeceği de yok, bunu
gerektiren bir durum da yok!
Zaten, biliyorsunuz kefenin cebi olmadığı için tercih edecekleri
bir giysi de olamaz.
Allah gecinden versin diyelim, geçelim.
Meydanlarda atılan nutuklara bakılacak olursa Mursi için canlarını
da vermeye hazırlar.
Ama nedense, Mursi'yi kurtarabilmek için Mısır diktatörü Sisi'yi
ikna edebilecek tek güce ağızlarını açıp da bir tek söz
söylemiyorlar.
"Ey Suudi Arabistan Kralı, bu desteklediğin diktatör Sisi, Mursi'yi
asacak olursa sen de artık bizim düşmanımız olursun, bu işi hemen
önle" demiyorlar.
"Ey Katar Emiri, Sisi'ye söyle, Mursi'yi serbest bıraksın" da
diyemiyorlar.
Ama Mursi'nin mahkûmiyeti de dillerinden düşmüyor.
Öyle görünüyor ki kendi siyasi çıkarları için "hapisteki Mursi'yi",
dışarıdaki Mursi'ye tercih ediyorlar.
Mursi'nin mağduriyetinden siyasi çıkar ve propaganda malzemesi elde
etmek peşindeler. Kendileri burada artık "mağrur" oldukları için
mağdur edebiyatı yapamıyorlar, Mursi'nin mağduriyetinden medet
umuyorlar.
Bu nedenle Mursi'yi kurtarmak için etkili bir girişimde bulunmak
yerine, nutuk atmayı tercih ediyorlar.
Olan da bir diktatörün elinde idam mahkûmiyetine çarptırılmış
Mursi'ye oluyor tabii.