"RAMAZAN Bayramı'nı halen korkunç bir iç savaşın sürdüğü ülkelerinde, geride bıraktıkları yakınları ile geçirmek isteyen Suriyeliler, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı'ndan çıkış yapmaya başladı."
Bu haber, bayramdan önce, 1 Temmuz tarihli Hürriyet’te
yayımlandı.
Demek ki Suriyeli göçmenlerin memleketlerine dönüşleri, 30
Haziran’dan itibaren başlamış.
Habere göre çıkışlar, bayramın ilk günü olan 5 Temmuz’a kadar
sürmüş.
Sınır kapısından geçerek Suriye’ye dönen bir Suriyeli göçmen, DHA
muhabirine, memleketinde 10 gün geçireceğini söylemiş.
Suriyeli göçmenlerin, iç savaş nedeniyle ülkelerinde
barınamadıkları için Türkiye’ye geldiklerini biliyoruz.
Teorik olarak geri dönebilecekleri bir yerleri de olmamalı.
Ama görüyorsunuz, bayram nedeniyle memleketlerine gidip geri dönme
olanağına sahip olanlar da var.
Memleketine gidip en azından on gün geçirebilecek kadar rahat
hareket edebiliyorsa, o zaman bu ülkede göçmen olarak işi ne?
Cilvegözü Sınır Kapısı’nın Suriye’deki karşılığı Bab El Hava
“İslami Cephe” adı verilen oluşumun elinde.
Bu Selefi, cihatçı bir örgüt, sınır kapısını Özgür Suriye
Ordusu’nun elinden aldı, IŞİD ile de savaşıyor, Esad rejimi ile
de.
Sınırdan serbestçe geçerek ülkesine dönebilen bir Suriyelinin böyle
bir örgüte en azından karşı olmaması lazım.
Peki sempatizanı ya da militanı olmadığını kim biliyor?
Bu işte bir tuhaflık yok mu?
“Savaştan kaçıyorum” diye sığınmacı olan bir insanın, kaçtığı
ülkeye bayramlaşmak için geri dönebiliyor olması, sığınma
gerekçesini havada bırakmıyor mu?
CİHATÇI TERÖRİSTİ NİYE KORUDUK?
- WASHINGTON Post gazetesinin yazdığına göre El Kaide’nin üst
düzeyde üyelerinden biri olan Rifai Ahmed Taha,