Muharrem İnce kanadı, yeterli imzayı toplayamadı… İmza verenlerin bir kısmı geri çekti.
Genel Merkez kurultaya gitmeyeceğine göre…
Delegelerin yarıya yakını Kılıçdaroğlu’ndan memnun olmadığına göre…
Parti içinde ciddi boyutta huzursuzluk devam ettiğine göre…
Bu iş böyle gitmez demiş ve ayrı bir parti bile kurulabilir demiştik.
Hatta CHP’nin altı okunu üçer üçer bölüşmelerini tavsiye etmiştik.
Proje suya düştü.
İnce “Kimse partiden ayrılmasın, herkes yerini korusun” dedi.
Demek ki uzaktan gelen davul sesine göre hareket etmek isabetli değilmiş.
*
İnce taraftarları, yani Kılıçdaroğlu’nun çizgisini, söylemini, yönetim şeklini beğenmeyenler, değişiklik olmasını isteyenler, parti içinde kalmaya devam edecek.
İyi de Kemal Bey onları barındıracak mı?
Anlaşılan o ki huzursuzluk katlanarak büyüyecek.
*
Zaten kurultay olsa bile değişiklik garanti değil ki…
Ne malûm İnce’nin kazanacağı?
Kurultay yapılsa da yapılmasa da büyük tartışmalar yaşanacak.
Orası belli.
Atışmalar, çatışmalar görülecek.
Kapalı salonlarda yumruklar konuşacak, sandalyeler uçuşacak.
Kol kırılacak ve yen içinde kalmayacak.
Bu durumda şiddetli geçimsizliğin şiddet miktarı had safhaya varmış olacak.
*
Böyle bir beraberlik nereye kadar gidebilir?
Yine gelecekler sözümüze.
Başka bir parti, yeni bir heyecan.
Kemal Bey okların hiç birini vermez, bilesiniz.
En iyisi Muharrem İnce oklar konusunda ısrarcı olmasın.
Naçizane bir tavsiyede bulunalım.
Oklar kırk tane de olsa, yay olmadan bir işe yaramaz.
Yeni partinin amblemini yay şeklinde yapsın.
Böylece ikisi bir araya geldiğinde işe yarayabilir.
*
Yüzde 25’lik oy potansiyelini kaçar kaçar bölüşeceklerini zaman gösterir.
Acele mi ediyoruz?
Erken mi karar veriyoruz?
Hayır, buna ileriye dönük fikir yürütmek demek daha doğru.
CHP dört kişiden birinin oyunu almakla yetinmeyi senelerdir içine sindirdi, adeta kendine yol etti.
İnce ve arkadaşları bir parti kurduklarında yüzde 25 de o alacak değil.
Mevcudu bölüşecekler.
Pasta küçülecek.
Kimin işine gelir?
Memlekete ne hayrı dokunur?
Trakya usulü söyleyelim: Ayrı parti kurarsanız, kimseye ayrı dokunmaz.
*
Gerçi, şimdi de öyle ya…
Çaktırmayın.