Dün İbni Haldun Üniversitesi'nin açılışı dolayısıyla
yapılan İbn Haldun Semineri'nde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın
yaptığı konuşma, önümüzdeki dönemde yer alacak gelişmelere ışık
tutacak nitelikteki açıklamalarla doluydu.
Bazı Batılı ülkelerden gelen ve içerideki bazı çevrelerin de
seslendirdiği "Türkiye'deözgürlükler ve demokrasi rafa
kaldırılıyor" şeklindeki tepkilerin, devlet katında nasıl
değerlendirildiğini, Cumhurbaşkanı'nın şu cümlelerinden anlamak
mümkündür:
Vesayete son
"-2003'ten beri demokrasiden, hukuktan asla
taviz vermeden, devlet, toplum, siyaset hayatımıza
nüfuz etmiş vesayet odaklarını bertaraf
ettik.
İnsanımızı makarnacı, kömürcü, göbeğini kaşıyan adam diyerek
aşağılayan millet düşmanlarının devrine son
verdik."
Dünkü yasakçılar
"-Daha düne kadar yasakçı zihniyetin en ateşli
savunucuları olanlar demokrasi fanatikliği numarasıyla
kendini parçalıyor.
Kimse kimseyi kandırmasın. Sicili hak ve hürriyet katliamı
dolu olanların bize ders vermeye kalkması komik kaçıyor
komik. Devletin kendi kitaplarındaki şiiri okuduğu için
içeriye attığınız bir cumhurbaşkanı var burada."
Özgürlüğün kapsamı
"-Bizim mücadelemiz farklı düşüncelerle değil, terörle, bu
cinayet şebekelerine sözlü ve fikri mühimmat sağlayanlarla.
Terör örgütlerinin propagandasını yapmak düşünceözgürlüğü kapsamına
girmez. Hiçbir medeni devlet de terör
şebekelerinin üniversitelerde yuvalanmasına izin
vermez. Silah, molotof ve şiddet hak aramanın aracı
olamaz."
Teröre övgü "-Terör örgütlerine methiyeler düzmenin fikir
özgürlüğüyle alakası yoktur.
Akademik özgürlük kılıfı altında terör örgütüne propaganda
makinesinin işletilmesine göz yumamayız. Teröre hizmet
etmediği sürece her türlü fikrin serbestçe tartışılmasını temin
ederken, terörle mücadelemizi de kararlılıkla sürdüreceğiz"