Bütün insanlar aynı değildir. Bazıları üretmeyi, bazıları
tüketmeyi sever. Bazı insanlar çalışkandır, bazıları da dinlenmeyi
tercih eder. Bu farklar tabii ki bizi yönetenler ve devlet
sorumluları söz konusu olduğu zaman önem kazanıyor.
Çalışmayı sevmeyen bir devlet görevlisi, devleti de aşağı çeker.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 19 Eylül'de Amerika
Birleşik Devletleri'ne gideceği açıklandı.
Erdoğan burada hem Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu'nda konuşacak, hem diğer devlet temsilcileriyle ikili
görüşmelerde bulunacak, hem de inşaatı biten Türkevi'nin açılışını
yapacak.
Baktığınız zaman Erdoğan'ı bazen Rize'de, bazen
İzmir'de, bazen Ankara'da, bazen İran'da, bazen Azerbaycan'da ya da
Karadeniz'de, Akdeniz'de görüyorsunuz. Ve hiç merak etmiyor
musunuz, bu adam yorulmaz mı, uykusu kaç saattir? Ne kadar
dinlenmek iyi gelir, hiç tatil yapmadan ne kadar çalışılabilir?
MÜSTESNA BİR KİŞİLİK
Erdoğan'ın çalışma temposunu düşününce ister
istemez çalışmayı hiç sevmeyen geçmişteki devlet yöneticilerini
hatırlıyoruz. Mesela emekli bir yargıç vardı. Akşam saat 8'den
sonra...