Deneye deneye hangi davranışın en fazla etki yarattığını anlayacağız... Türkiye aleyhindeki her türlü komploya destek veren ülkelere karşı koyduğumuz tepkilerin türünden söz ediyorum.
Bunlar hep böyledir
Almanya ve Hollanda'ya "Faşist" ya da "Neo-Nazi" dediğimizde
bunların ne kadar üzülüp etkilendiklerini gördük. Daha doğrusu "Biz
ne faşistiz ne de Naziyiz, biz demokrat ülkeleriz" dediler bunların
yetkilileri. Ama yine bildiklerini okudular. Türkiye'den gidecek
siyasetçilerin bu ülkelerde yaşayan Türklerle buluşmasına izin
vermediler. Bu yetmezmiş gibi Almanya bu ülkedeki Kürt grupların
Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhinde Frankfurt'ta miting
yapmalarına izin verdi. Oysa AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi
Eker'in yapması tasarlanan üç konuşma da, Alman yetkililer
tarafından engellenmişti.
Trump ve Merkel
Demek ki bunlara faşist ya da Neo- Nazi demek yetmiyormuş...
Bereket bu sırada Amerika'nın yeni başkanı Donald Trump devreye
girdi. Amerika'yı ziyaret eden Almanya Başbakanı Angela Merkel'in
basın mensupları önünde elini sıkmaması, Almanya'da şok etkisi
yarattı.
Alman medyası ülkenin itibarını sıfırlayan Merkel'i yerden yere
vurdu.
Obama kurbanları
Bu da yetmezmiş gibi Trump ortak basın toplantısında Merkel'e
"İkimiz de gizli dinleme kurbanlarıyız, beni de sizi de Obama
dinletti" doğrultusunda sözler söyledi. Daha sonraki bir toplantıda
da Başbakan Merkel'i hiçbir resmi sıfatı olmayan kızı İvanka'nın
yanına oturttu. Şimdi de Almanya'nın kendisini koruyan Amerikan
askeri varlığının masraflarına artık gereken ölçüde katılması
konusu gündeme geliyor.