Tabii ki Olağanüstü Hal'e neden olan gelişmeleri yok saymak
mümkün değil. Başta Almanya olmak üzere bazı batı Avrupa ülkeleri,
Türkiye'deki 15 Temmuz 2016 darbe girişimini de, FETÖ'nün Türk
devletini ele geçirmek için oluşturduğu yapılanmayı da, PKK'nın
güneydoğu illerimizdeki vatandaşların hayatlarına yönelttiği
tehdidi de yok saysalar da bunlar birer gerçek.
Olağanüstü Hal
Olağanüstü Hal'e neden olan bu gelişmelerin bir yansıması da,
suçluların yargı önüne çıkması için yapılan çok geniş kapsamlı
soruşturmalar ve tutuklamalardır. Parlamentosu kendi uçakları
tarafından bombalanmış ve vatandaşlarına kendi askerleri tarafından
ateş açılmış bir ülkenin olağan düzenine dönmesi kolay
olmayacaktır. Batı Avrupalıları mutlu etmek için hiçbir şey olmamış
gibi davranmak, darbecilere ve FETÖ'cülere kucak açmalarını
anlayışla karşılamak mümkün değildir.
?Empati denemesi
Tabii ki bu yaşananlar hiç olmasaydı, gazeteler ve gazeteciler söz
konusu fiillere ilişkin soruşturmalar yüzünden cezaevlerinde
bulunmasaydı, bazı milletvekillerinin milletvekillikleri
düşürülmeseydi daha iyi olurdu. Ama olanla öleni yok saymak mümkün
değildir. Yönetimden sorumlu olan insanları eleştirdiğimiz kadar
empati denemeleri yapıp, zaman zaman kendimizi onların yerine
koymamız da gerekiyor. Hem halkın oyu ile ülkenin yönetimini
üstlenip hem de hiçbir şey olmamış gibi davranmak mümkün olabilir
miydi?