Yabancı dillerden dilimize aktarılan ve günlük hayatta da
kullanılan o kadar çok kelime var ki... Balkon, asansör, teras,
salon, apartman, elektrik, otomobil benzeri binlerce kelime olmasa,
meramımızı nasıl ifade edebilirdik? Otomobil yerine "Kendi-gider"
ya da asansör yerine "Kaldıraç" deselerdi anlar mıydık?
"Desinatör" de bu tür kelimelerden biri... Tasarımcılara, desen
üreticilerine "Desinatör" diyoruz. Bu kelimenin fiile dönüşmüş
halini de "Dizayn etmek" şeklinde kullanıyoruz. Dizayn etmek,
siyasette de kullanılmakta... Örneğin biliyoruz ki, yerli ve
yabancı desinatörlerin Türkiye'yi de, Ortadoğu'yu da dizayn etmeye
dönük sayısız projeleri var.
Bazı desinatörler
Akıllarının boyu ihtiraslarının boyundan kısa olan bazı yerli
desinatörler çok yakın geçmişte, yani 2000'li yıllara gelinirken,
bir post-modern darbe ile Türkiye'yi dizayn etmeye kalkıştılar.
Medyada kartel kurup, ortak manşetlerle kamuoyunu da dizayn etmeyi
bile denediler... Ve post-modern darbenin 1000 yıl süreceğine
toplumu inandırmaya çalıştılar.
Post-modern darbe desinatörleri el birliği ile ülkeyi ekonomik
iflasa sürükledi... 2002 seçimleri ile bu projeleri ellerinde
patlayınca da, yeni dizaynlar aramaya başladılar. E-muhtıralardan,
Cumhuriyet Mitinglerinden ve hatta AK Parti'nin kapatılmasından
medet ummaya başladılar.