İki olası yanıtı var: Şam ya da Ankara.
ABD, Suriye’den geri çekilirken o boşluğun Türkiye tarafından
doldurulmaya çalışılmasını, bu yolla da Türkiye’nin Suriye, Rusya
ve İran’la karşı karşıya gelmesini istiyor. Rusya ise o boşluğun
hem Suriye tarafından doldurulmasını hem de Türkiye’yi Astana’da
tutmak istiyor.
Münbiç bu konudaki ilk önemli yer oldu.
Daha ABD askerleri Münbiç’ten tamamen çekilmeden, Suriye askerleri
Münbiç’in bir bölgesine girerek Türkiye’den önce davrandı.
Türkiye’nin, Suriye ordusunun kendi toprağı
Münbiç’e girmesine “eylemli itiraz” etmesi büyük
felaket olurdu. Neyse ki Ankara, Moskova’nın da etkisiyle
sağduyulu bir pozisyon aldı ve Şam’la karşı karşıya gelmedi.
Moskova’daki Türk-Rus heyetleri arasındaki görüşmeden sonra Rusya
Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un yaptığı şu
açıklama, o pozisyonun Suriye’nin bütünü için olması gerektiğine
işaret ediyordu: “ABD askerlerinin çıkması sonrası Suriye’de
yapılacak koordinasyon konusunda Türkiye’yle anlaşma sağladık”
(29.12.2018). Çözüm: 2011 öncesi statü
ABD boşluğu sonrası oluşacak en iyi çözüm,
kuşkusuz herkesin 2011 öncesi statüde
anlaşmasıdır. “ABD’li askerlerin
çıktığı topraklar, Suriye hükümetine devredilmeli”
diyen Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya
Zaharova, 2011 öncesi statüye işaret etmiş oldu
(26.12.2018).
Bu noktada kritik aktör PYD’dir. PYD eğer “Biz 7 yılda statü elde
ettik, vermeyiz” derse, Kürtleri intihara sürüklemiş olur. Zira o
statüyü ABD’siz koruma şansları yok.
PYD’nin ABD boşl...