CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ABD gezisini
pür dikkat bekleyenlerin başında FETÖ'cülerin
geldiğini daha önce yazmıştım. Hatta Mustafa
Özcan, Mustafa Yeşil gibi isimlerin İngiltere'den
ABD'ye geçtiklerini de... Ama görüşüp
görüşmeyecekleri bilinmiyordu. Doğrusu bunca açığa çıkan
ilişkilerden sonra görüşmeme ihtimali daha
yüksekti. Ancak Habertürk yazarı Oray Eğin'in şu
satırları ciddi şüphe yarattı:
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun Salı sabahı Boston'da yaptığı bir
görüşmeden sonra tarifeli uçakla başkente gelmesi bekleniyordu. Ama
biletini yaktı ve otomobille yola çıkmaya karar verdi. Boston ve
D.C. arası trafiksiz, hiç durmadan en az sekiz saat demek. Amerikan
otobanı da olsa yorucu. Tren ve epey kısa sayılabilecek uçak
seferleri var. 15 bin dolar gibi cüzi bir ücrete 10-15 kişilik özel
uçak bile kiralamak mümkün.
Ama Kılıçdaroğlu otomobille gelmeyi tercih ediyor,
yanındakiler de şaşırıyor."
Aynı saatlerde ABD'den gelen bir Whatsapp mesajında şöyle
deniyordu: "Kılıçdaroğlu, FETÖ'cü Şerif Ali Tekalan'la
görüştü. Görüşmede aday olmaması istenmiş ama kabul
etmemiş. Bunun üzerine milletvekilliği pazarlığı
yapılmış..."
Gel de merak etme, Kılıçdaroğlu o kayıp 8 saatte ne yaptı? Neden
böyle bir yolu tercih etti? Yoksa Whatsapp mesajında dile getirilen
o iddia doğru mu? Bilim adamlarıyla görüşmek için ABD'ye giden bir
siyasi aktör, 8 saat neden ortadan kaybolur?