AK Parti siyasi arenaya çıktığı andan itibaren inanılmaz bir saldırıyla karşı karşıya kaldı. İlk yıllarda bırakın ordunun tepe yönetiminin siyasileri "aşağılayan" yaklaşımlarını, farklı farklı cuntaların darbe hazırlıklarından, 2007'deki "e muhtıra"ya kadar onlarca derin kuşatma yaşadı. Yetmedi, 7 Şubat 2012'de MİT operasyonuyla FETÖ devreye girdi ve akıl almaz saldırılarını 15 Temmuz darbe girişimine kadar götürdü.
Başkan Erdoğan'ın liderliğindeki AK Parti,
toplumun da güçlü desteğiyle bütün bu kuşatmaları ve darbe
girişimlerini püskürtmeyi başardı. Böylece Türkiye, sadece siyasi
alanda değil, ekonomik alanda da ayağına vurulmuş en güçlü
prangadan büyük oranda kurtuldu.
Büyük oranda diyorum çünkü hâlâ o prangayı vuran vesayet rejiminin
kalıntıları sadece bürokraside değil, siyasette de varlığını
sürdürüyor.
MUHALEFET PRANGASI
Bu gerçeğin özellikle siyasetteki uzantısını önceki gün AK Parti
Grup toplantısında Başkan Erdoğan yeni bir
kavramla dile getirdi: "2023, inşallah büyük
ve güçlü Türkiye'nin inşasının yanı sıra
bu muhalefet prangasından...