Çevremize bir bakın...
Akdeniz'de onlarca ülkeden 200'ü aşkın savaş gemisi var.
Suriye'nin İdlib şehri yanıyor.
ABD, Fırat'ın doğusundan çekilmediği gibi silah yığmaya devam
ediyor. İran'a yönelik tehditler ve ambargo derinleşiyor.
Kıbrıs'ta bölgeyi de ateşe sürükleyecek sinsi planlar adım adım
hayata geçiriliyor.
Ve ABD ile Türkiye arasında tehdide dönüşen S-400 ve F-35 olayı
giderek geriliyor.
Bütün bunlar, içeride yaşanan İstanbul seçimleriyle de yakından
ilişkili. Öylesine ilişkili ki, süreci yakından takibe alan küresel
güçler sadece dış tehditle yetinmiyor, tehdidin dozajını iç siyasi
hesaplara göre ayarlıyor.
Bir bakıyorsunuz, "F-35'i vermeyeceğiz" diyerek gerilimi
yükseltiyor, bir bakıyorsunuz "İstanbul seçimlerini not ettik"
deyip siyasi tehdidi yükseltiyor, sonra dönüp ekonomiyi sarsacak
küresel aparatları devreye sokuyor.