İsveç eski başbakanlarından Carl Bildt’in görüşü: “Osmanlı’da,
kültürler, inançlar, etnik kökenliler barış içinde birlikte
yaşıyorlardı. Osmanlının her yanında ve bilhassa Balkanlar’da aynı
çarşıda 7 milletin esnaf ve sanatkârı bir arada çalışıyordu.
Osmanlı İmparatorluğu yıkılınca Orta Doğu’da çatışmalar çıktı.
Osmanlının kurduğu düzeni bozan her şey bölgenin daha fazla kan
gölüne dönmesine yol açtı... Osmanlı İmparatorluğu’nun birbirine
karışmış kültürler, gelenekler, diller ve inançlarla zengin
mozaiğini meydana getiren Bosna Herkes’teki Bihaç’tan Orta
Doğu’daki Basra şehrine kadar geniş bölge İstanbul’daki Sultanın
adalet temeline dayalı otoritesiyle başarılı bir şekilde
yönetiliyordu. Ve halk huzur, refah, güvenlik içinde
yaşıyorlardı.”
Osmanlı 24 milyon kilometrekarelik geniş bir bölgeyi asırlarca
barış içinde yönetti. Ancak Osmanlı gitti huzur bitti. 1815 Viyana
Kongresinde birbirine düşman Avrupa devletleri Osmanlıyı
Akdeniz’den, Avrupa’dan, Balkanlardan, Kuzey Afrika, Kafkasya ve
Orta Doğu’dan kovarak geldikleri yere sürmeye ve Türk kavmini her
çareye başvurarak yok etmeye karar verdiler. Ve bu karar iptal
edilmedi hâlen devam etmektedir.
Osmanlı İngiltere liderliğinde Hıristiyan Batı ve Doğu tarafından
yıkıldı. Şimdi ise ABD liderliğinde Türkiye’yi içeriden ve
dışarıdan yıkmak istemektedirler. ABD Dışişleri Bakanlığında
görevli (Obama devri) üst düzey yetkilisinin itirafı şöyledir:
“Büyük Orta Doğu Projesi, Fas’tan Endonezya’ya kadar 22 İslam
ülkesinin sınırlarının yeniden çizilmesi, bazı iktidarların
yıkılması (Türkiye ilk sırada) İslam Dünyasında denge ve istikrarın
bozulması