Devletimizin kültür ve eğitim politikalarında mesafe
katedemediğini söyleyerek özeleştiri yapması yine geçtiğimiz
günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın diliyle oldu. Bizim de acizane
gerek yurt içinde gerek yurt dışında yapılması gerekenlere sık sık
'canlı izle'yerek yazılarımızda değindiğimiz en kritik nokta
bu!
Özellikle kültür ve sanatın farklı alanlarında bizzat içeriden
tecrübe ettiğimiz gibi; devlet nezdinde yetersizliklerin ve eksik
uygulamaların iyileştirilmesi doğrultusunda yöntemler, yaklaşımlar
önermeye devam ediyoruz. Ola ki işiten olur diyerek.
Evet daha geçtiğimiz hafta deniz turizmiyle meşhur Antalya'ya ruh
üfleyen 'maşukların nefesi'nden bahsetmiş ve Batı Torosların çok
farklı meşrep ve silsileden gelen sayısız arif ve velisine dair
bazı aktarımlarda bulunmuştum. Elmalı'daki uluslararası
sempozyumlara Finike'de başlatılan Sufi yolu projesiyle
gerçekleştirilen başarılı çalışmalara değinmiştim.
Eğer kültür devrimini hedefliyorsak, medeniyetimizin değerlerini
ihya etmekten dem vuruyorsak: Önce bu toprakları asırlar boyu
kültür mahfiline dönüştürmüş büyük mutasavvıf sanatçıların bir
çağa, bir topluluğa değil tüm zamanlara ve insanlığa hitap eden
sesini işitmekle başlamalıyız.