OECD'nin dün açıklanan son 'Küresel Ekonomik Görünüm' Raporu'nun
ana başlığı "Enflasyon ve Düşük Büyüme
Çelişkisi". Söz konusu başlığın esasen iki boyutu var.
Birinci boyut, bir yandan düşük büyüme var iken,
bir yandan da 'yapışkan' enflasyon sorunu bir çelişki değil mi?
İkinci boyut ise, dünyanın önde gelen
ekonomilerinin merkez bankaları enflasyonla mücadeleyi
önceliklendirerek, para politikasını sıkılaştırmayı sürdürürler
ise, bu durum düşük büyüme sorununu daha da derinleştirmez mi?
Birinci boyutta temel sorun, bilhassa hizmetler sektöründen
kaynaklanan, bununla birlikte, neredeyse her sektörde gözlenen
'hırs enflasyonu' (greedflation) olarak öne
çıkıyor. OECD üyesi ülkelerin tümünde, enflasyon fırsatçılığı ve
açgözlülükten kaynaklanan ortak sorun ciddi boyutlarda.
OECD'nin enflasyonla ilgili uyarısının yanı sıra, ikinci bir
uyarısı da, düşük büyümenin kaynağına yönelik. Burada da, Çin
ekonomisinin bugün içinden geçtiği sıkıntılı süreç ve 2024'de
öngörülenden daha yavaş büyüme ihtimali düşük büyümenin gerekçesi
olarak öne çıkıyor. Öyle ki, dünya ekonomisinin önceki raporlarda
paylaşılan...