Balkanlar Coğrafyası, Rusya-Ukrayna Savaşı patlak verdiğinden bu
yana, küresel ekonomi-politiğin radarında ayrı bir önemle yer
almaya başladı. Balkanlar'da 'kalıcı barış',
Rusya- Ukrayna Savaşı'nın Avrupa'nın içlerine, etki alanı iyice
genişleyerek, daha da nüfuz etmemesi adına önemli bir
'teminat'. Balkanlar'da 'kalıcı barış'ın
teminatı ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlı, etkili,
samimi ve inandırıcı liderliği ile örülmüş 'insani ve girişimci
diplomasi' becerisi ve başarısı ile, Türkiye. Türkiye, küresel ve
bölgesel ekonomide iddasını ne ölçüde güçlü bir şekilde ortaya
koyarsa, dünyanın ilk 20 ülkesi arasındaki iddialı konumunu ne
kadar perçinler ise, Balkanlar Coğrafyası'na da o
ölçüde ilham veriyor, önderlik ediyor.
1980'li yıllarda, Rahmetli Turgut Özal'la hız kazanan
'Balkanlar'a sahip çıkma'
stratejisi, Bulgaristan'dan zorla göç ettirilmeye çalışılan
soydaşlarımıza sahip çıkmamız, Naim Süleymanoğlu'nun etkileyici
hikayesi, bugün Bosna-Hersek, Kuzey Makedonya, Sırbistan,
Hırvatistan, Kosova...